GÖRELE AĞZI ÜSTÜNE (13)
Doğayla Mehmet Amca'mın da bir çekişini anımsıyorum. Mehmet emim fındık toplamaya pek dayanamazdı. Epey de yer var... Fındıklar harmana serildi, kurutuldu, ÇUBUKLANDI, soyuldu. .. ÇEÇ fındık bir iki gün daha kurutulacak... Gökyüzü delindi sanki, her gün yağmur... Sabah hava biraz açıyor, güneş görünüyor, fındıklar seriliyor... bir saat sonra Miketli Tepesinde GAPGARA bulutlar birbiri ardına koşuyor. Fındığı ört, kaldır... Bu böyle günlerce sürdü... Bi gün Mehmet amcam ikindiden akşama dek çekişmişti yüzleri al ala, gözleri şiş şiş atılıp gelen gara gara bulutlarla... Söğüp saymalarla... Yağmurla, ESÜGLE, PUSUGLA, CARANAGLA. DAMLASINA da, SERPGENİNE de, DIZIRİNE de, SELİNE de, ÜRKÜNE de, ORANA da, EV YANINA da, GARGUNUNA da, ÇAVGUNUNA da, DİGMESİNE de, GAŞUSUNA da, OBUZUNA da, SAYINA da, GUZBAÇÇSINA da, MELİBAÇÇSINA da, SERGENİME de, GAMBALAMA da,TOKALANA da...
Babamın da düşsel bir çekişini ekleyeyim. Anam sirozdan öldü. Ben on altıdayım. Selahattin on üçte. Halilcez. Halilcez sekizde. Evin Bİ GADINI uçtu gitti. Anasız, ablasız, GADINSIZ EV. Biz ÖKSÜZ, babam DUL, GALDUK Bİ BAŞIMIZA. EVİ DÖNDÜRENİN GADIN olduğu BİR HAFDADA anladık... Babam GÜN DARISI UNUNDAN hamur YUĞURDU. ISICAG suyla. MAYA geldi. OCAGDAKİ SAC YAĞLANDI. BABAM ilk kez EKMEK YAMIYU. YAMADI KEMERİN ALTINDA. Ortaya
da Bİ GILİG. EŞÜNLE baktı, alt YÜZ BİŞMİŞ. EKMEGLERİ ÇEVÜRMEYE başladı. Başladı. Çevrilmiyor. YAPIŞMIŞ... Uğraşa uğraşa emeg EGMEGLİGDEN ÇIĞDI. eşünle sacı DÜĞMEYE başladı.
Bi saca, bi ATİŞE, bi SACİYEĞE, bi OKARİYE giden DUMANA TÜTÜNE bakıyu... Söğüyu, içini........
© Yeşilgiresun
