Yine geçmişe giderek, bugünü değerlendirelim. Otuz yılı aşkın bir zaman öncesinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Ankara İl Müdürü olarak görevinde sanayi ürünleri başta olmak üzere çok geniş bir denetim alanımız vardı. Kooperatiflerin, şirketlerin yanında tüketici şikâyetlerini ve işlemlerini de yürütüyorduk. Ölçüler Kanunu çerçevesine kuyumcu terazisinden başlayarak araç kantarlarına değin ölçüleri denetliyorduk. Metre, litre gibi ölçü aletlerini de denetliyorduk. Akaryakıt sayaçlarından başlayarak birçok sayacın muayenesini ve mühürlemesini gerçekleştiriyorduk. LPG tüplerini ve dolum tesislerini, satıcılarını da denetliyorduk. Görev alanımız çok genişti. Bu arada yangın tüplerini de denetliyorduk. Hem imalatçısında hem de tüketicisi nezdinde denetimini yapıyorduk. Göreve başladığımda ilk önce hiçbir tasarrufta bulunmadan gözlem yaparak notlar alarak çerçeve çiziyordum. Yol haritası çıkarıyordum. Birkaç ay geçince tüm planlarımı yaparak harekete geçtim.
Kimya mühendisi İbrahim Yüksel, yangın tüplerinin denetiminde uzmanlaşmıştı. Ama etkin bir denetim yapılamıyordu. Birlikte planlayarak, denetim hedefi koyarak çalışmaya koyulduk. İlkönce tüm yangın tüpü dolumu yapan işletmeleri denetimini yaptık. Tüm kamu kurumları başta olmak üzere akaryakıt istasyonu, otel gibi insanın çok bulunduğu, tehlikeli işyerlerinde denetim yaptık. Başlangıçta tüm kurum ve kuruluşlarına yangın tüplerinin bulundurulmasının yasal çerçevesinden söz edilerek, tüplerin dolu olmasının, süresinin geçmemesinin gerektiği hususunda yazılı bilgilendirme yaparak olumlu yönde bilgilendirme ve güdüleme çabasına girmiştim. Denetim aşamasında birçok yerden olumlu geri bildirim geldiğini de belirteyim. Benden önce etkisiz bir denetim süreci varken planlama yaptıktan sonra gerek kalite gerekse sayısal artışı sağladım. Ancak bir süre........

© Yeşilgiresun