Plansız Plan, Yoksullaştırır !
Her şey bir bütündür. İhtiyaçlar sınırsız iken kaynaklar sınırlıdır. İster birey, ister aile, ister toplumsal yapı içindeki örgütler olsun, isterse kamu yönetimi olsun kaynakların sınırlı olması nedeniyle mutlaka planlama yapmak zorundadır. Planlama yapmayan potansiyel fakirleşme adayıdır. Planlama, bir yandan öncelikleri ortaya koyarken diğer taraftan kaynakların tasarruflu kullanımını sağlar.
Ülkemizin planlama deneyimi, 1930'lı yıllarda başlamıştır. Birinci ve ikinci sanayi planı ile çok büyük kalkınma atılımı sağlanmıştır. Bu dönemde dünyaya örnek olan bir kalkınma yaşanmıştır. 1961 yılından itibaren hem Devlet Planlama Teşkilatı kurulmuş, hem de beş yıllık kalkınma planı yürürlüğe konulmuştur. Birinci Kalkınma Planından sonra ara sıra aksamalar olsa da her beş yılda bir kalkınma planı hazırlanmış ve uygulanmıştır. Halen 2024-2028 yıllarını kapsayan 12. Kalkınma Planının uygulaması sürmektedir.
***
Planın, önceliklerin başında kalkınmayı sağlayarak yurttaşların refah düzeyini artırmak gelir, gelmelidir. Gönencin artırılmasında en önemli yöntem ve hedef işsizliğin ortadan kaldırılmasıdır. İşsizliğin ortadan kaldırılması ile birlikte toplumun tüm bireyleri ve katmanları mutlaka bir gelire kavuşacaktır. İşsizliğin bitmesi milli gelirin artması demektir. Milli gelir büyüyünce herkesin refahı artacaktır. Herkesin işinin bulunduğu ülkede hırsızlık olmaz, fuhuş ortadan kalkar, yoksulluk biter, yolsuzluğun zemini ortadan kalkar. İşsizlik, dikkati çeker ölçüde var olduğunda ve yüksek oranlara vardığında toplumsal güven biter, herkes birbirinden kuşkulanır. Hukuksuzluk, yolsuzluk, hırsızlık, fuhuş, uyuşturucu ve kumar dâhil bütün kötü işler artar. Eylemli olarak geldiğimiz bu noktada insanların can ve mal........
© Yeşilgiresun
visit website