Sahte Olan Sadece Rakı mı?
Kimi zaman ilaç olarak kullanılarak; kimi zaman dini ritüellerde rol oynayarak hayatımıza girmiş ve zamanla çok çeşitlenmiş olan alkollü içecekler, günümüzde eğlence dünyasının ayrılmaz bir parçası olmuştur.
Dini bazı inanışlar alkol kullanımını teşvik ederken, bazıları ise aşırı kullanımını kısıtlıyor veya tamamen menediyor. İslam dini dışındaki dinlerde ve inanç sistemlerinde alkol kullanımı ile ilgili yaygın ve kesin yasaklara rastlamıyoruz. İçki olarak alkol İslam dininde ve Hıristiyan tarikatı Mormonluk’ta kesinlikle yasaklanmıştır ve haramdır. Dinen kesin şekilde yasaklanması ve hatta bazı İslam ülkelerinde alkol kullanımına ağır cezalar uygulanması bile Müslüman coğrafyalarda alkol kullanımını yok edememiştir. Çeşitli yorumlar olsa da İslamiyet’teki kesin yasağın Müslüman kimliğin oluşmasında çok temel bir rolü vardır.
Gelelim bize; Osmanlı’da dönem dönem uygulanan yasaklar üretim ve tüketimi tamamen engelleyememiş ancak tüketimle ilgili değişik davranışlara sebep olmuştur. Mesela sık sık yasak koymak ve serbest bırakmak, yasakların uzun süreli ve etkili olmaması meyhanecileri usandırmış, yatırım yapmalarını engellemiştir. Çoğu meyhane nasıl olsa kısa süre sonra kapatılırız endişesi ile derme çatma malzemelerle dükkân açmışlar, bu da "salaş meyhane" kültürünü ortaya çıkarmıştır. Aslında Tanzimat fermanıyla Müslüman halkın ve diğerlerinin devlet karşısında eşit olması anlayışına kadar alkollü içkiler Müslümanlara hep yasaktı.
1920'de Ankara’da toplanan Birinci Meclis, çıkardığı "Men-i Müskirat Kanunu" ile alkollü içkileri tamamen yasakladı. Böylece evlerde içki üretme dönemi her yasakta olduğu gibi tekrar başladı. Bu arada işini bilenlerden (!) biri, dönemin Ankara Emniyet........
© Yeniçağ
