menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Balkanlardaki Anadolu

44 15
27.02.2025

Balkanlarda asırlardır süren birlikteliklerden kültürel anlamda bir Balkanlılık ruhu doğmuştur. Bu ruhun oluşmasında Anadolu’dan gelen Yörük-Türkmen gruplarının payı büyüktür. Anadolu’dan taşınan kültürel değerlerin bölge halkları arasında paylaşıldığı ve önemli ölçüde karşılıklı etkileşim yarattığı da bilinen bir gerçektir.

Batı Rodoplar-Karasu Vadisi önemli tarihi ve kültürel olayların yaşandığı bir alandır. Buralar, Anadolu’dan getirilen Yörük-Türkmen gruplarının yoğun yerleşim yerleridir.

Değerli dostum Edebiyat Öğretmeni Necil Şükrü Aydın’ın köklerini arayan yazar kimliğiyle kaleme aldığı iki önemli eseri ‘Balkanlardaki Anadolu-Fustana ve Çevresi’ ile ‘Karasu’nun Sesi Mesta Karasu Vadisi Sözlü Kültürü’adlı eserleri Balkanlar’daki Anadolu’yu bir kez daha gezdirdi bana.

Şükrü Aydın’ın; “Rodoplara uzanan ‘Yörük Yolu’ bana büyük heyecan vermişti. Sanki Saruhan Yörükleri Yuntlar’dan, Aydın Yörükleri Bozdağ’dan koşup gelmiş gibiydi” deyişi ayrıca “Çardaklı evleri, Beylik Evi, Fustana’nın Şah Dede’si tam anlamıyla Anadolu’dan gelenlerin buralarını ‘Uç merkez’ olarak kullandıklarının resmiydi.” İfadesi üç yıl önce Kosova’da Prizren ve Mamuşa’ya gittiğimde duyduğum duygularla bire bir örtüşüyordu. Mamuşa’da Saat Kulesi, Zile Saat Kulesini, Prizren Cumbalı evlerinin Tokat Beş Konaklarını anımsattığı gibi Fustana’nın Şah Dede’si de Zile’nin Şeyh Nusrettin Türbesi’ni anımsatmıştır.

Türk kültür tarihi yönünden Balkanları yurt tutan halklar arasında Türk asıllı topluluklarla akraba oldukları ileri sürülen Gagauzlar’ın, Macarlar’ın (Hunlar’ın), Kumanlar’ın ve Bulgarlar’ın özel bir yeri vardır. Varna-Şumnu arasında 679’da kurulan Tuna-Bulgar Türk Devleti Türk Bulgar birlikteliği açısından büyük önem taşır. Türk ve Bulgar toplumlarının kültüründe Kayı (IYI) tamgası dikkate değer bir işarettir.

Kayılar’dan bir grup Urfa taraflarından gelip Bursa, Çanakkale, Keşan, Kavala yolu ile Karasu Vadisi ve Vardar ovasına yerleşip Fustana çevresinde Türk kimliğini perçinlerlerdir.

Atatürk’ün 26.08.1931’de Hakimiyet-i Milliye’de çıkan bir beyanatında: “Karadeniz’in kuzey ve güney yollarıyla, binlerce yıldır deniz dalgaları gibi birbiri ardınca gelip Balaklar’da yerleşmiş olan insan kitleleri, başka başka adlar taşımış olmalarına rağmen gerçekte bir tek beşikten çıkan ve damarlarında aynı kan dolaşan kardeş kavimlerden başka bir şey değildir.” deyişi;........

© Yeniçağ