menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Timsahın yolculuğu

23 0
19.09.2025

Bazı logolar vardır… Onları gördüğünüz an markayı okumadan da tanırsınız.

Lacoste’un timsahı da böyle bir sembol. Polo yakanın göğsünde duran o timsah, yıllar boyunca statüyü, spor şıklığını, zamansızlığı temsil etti.

Peki ya o timsahın bir gün keçiye, sonra da Godzilla’ya dönüşebileceğini kim hayal ederdi?

Küçük bir dokunuş, büyük bir mesaj

Novak Djokovic için timsahın keçiye dönüşmesi sadece eğlenceli bir sürpriz değildi. O küçük detay, “Senin tutkunu görüyorum, seni önemsiyorum” mesajını taşıyordu.

Ardından Japonya’da timsah dev bir Godzilla oldu. Yerel kültürün en ikonik canavarı markanın global sembolüyle aynı sahneyi paylaştı. Bir koleksiyonun ötesinde kültürel bir selamlaşma hâline geldi.

Lacoste’un yaptığı şey aslında çok basit görünüyor. Logoyla oynamak. Oysa işin derininde ciddi bir strateji var. Marka o........

© Yeniçağ