menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hepimiz Birer Mini Marka Olduk

18 0
21.10.2025

Sabah gözünü açar açmaz parmağın otomatik olarak o mor-turuncu ikona gidiyor mu?

Hani bir bakayım kim ne paylaşmış diye başlıyoruz ya güne... O an, Instagram artık bir uygulamadan ziyade hayatımızın bir parçası oluveriyor.

Instagram bir insan olsaydı, nasıl biri olurdu? Eğlenceli mi, havalı mı, yoksa biraz gösteriş meraklısı mı?

Bu sorunun cevabı aslında hepimizin içinde gizli.

Hepimiz Instagram’la farklı bir ilişki kuruyoruz. Kimi için günlük tutmak gibi, kimi için vitrin. Kimi hikâye atarken içini döküyor, kimi sadece sessizce izliyor.

Genel tabloya bakınca, Instagram’ın enerjik, heyecanlı, coşkulu bir karakteri olduğu ortada. Tam bir parti insanı. Eğlenmeyi biliyor, dikkat çekmeyi seviyor, her zaman trendlerin peşinde.

Samimiyet kısmına gelince... orada işler biraz değişiyor.

Instagram belki çok eğlenceli ama o kadar da yakın hissettirmiyor. Fotoğrafların arkasında bir mesafe var. Hepimiz biraz rol yapıyoruz. Kahvemizi öyle güzel ışıkta çekiyoruz ki, bir an kendimiz bile inanıyoruz o anın mükemmel olduğuna.

Oysa belki hemen öncesinde sinir olduk, belki de o kahve buz gibi. Instagram, bize kendimizi göstermek için bir sahne veriyor ve sahne ışıkları parlaklaştıkça, samimiyet biraz soluyor sanki.

Kadınlar Instagram’da erkeklerden çok daha fazla zaman geçiriyorlar. Hatta öyle ki pek çok kadın günde birkaç saatini orada harcıyor. Yalnızca gezip bakmanın ötesinde; paylaşmak, etkileşim kurmak, kendi küçük dünyasını anlatmak için.

Erkeklerse biraz........

© Yeniçağ