menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Davutoğlu'nun akılalmaz ihaneti!

175 27
24.11.2025

Geçen hafta Ahmet Davutoğlu, İndependent Türkçe’ye verdiği röportajda son derece önemli bir İRTİRAFTA bulundu.

Davutoğlu, çok açık bir şekilde 2005 yılında, Suriye Arap Cumhuriyeti’nin meşru Cumhurbaşkanı Beşar Esad, kendisine terörü bitirmek için Türkiye ile ortak operasyon yapılması için teklifte bulunduğunu ve kendisi de bu teklife “şiddetle karşı” çıktığını söyledi.

Bu teklife “şiddetle karşı" çıktığı yıl, Türkiye, teröre 100 askerini şehit verdi.

Terörle mücadele edilmesine karşı çıkan Davutoğlu o tarihten itibaren 2011 yılına kadar Türkiye’nin kolluk güçlerinden 700 şehit daha vermesinin önünü açtı.

Oysa Beşar Esad’ın o tarihte bize sunduğu teklif, 1998 yılında Suriye ve Türkiye arası imzalanan Adana Mutabakatı gereği yapılması gereken operasyonlardı.

Esad bize ortaklaşa hudutlarımızı korumak ve her iki devlet Amerika’nın yetiştirdiği PKK/YPG teröristlerinden de kurtulmayı önermişti.

Davutoğlu, Türkiye ve Suriye’nin güvende olması yerine tam tersi Amerika’nın istediği şeklide sınırımızda El-Nusra ve PKK’nin diğer harf kombinasyonu olan YPG’nin iki terör “devletçilik” kurmalarını tercih etti.

Yani, silahların Türkiye’ye doğru doğrultulmasının önünü açtı.

Milyonlarca günümüze kadar kim olduğunu bilmediğimiz insanları ülkemize aldı, sosyolojik, demografik ve ekonomik düzenimizi alt üst etti.

Ülkemizin kriminal tipolojisi bile büyük değişime uğradı.

Davutoğlu, Türkiye’ye "stratejik derinlik" değil "stratejik felaket” getirdi.

2011-2024 arasında Türkiye 8 büyük operasyon yapılmasının önünü açtı ve yaklaşık 270 askerimizin daha şehit olmasına neden oldu.

27 Şubat, 2020 tarihinde, İdlib’de 34 askerimizi yitirdiğimiz o felaket geceyi hiç kimsenin unutması mümkün değildir.

İşte Davutoğlu, Beşar Esad’ın önerisine, Türkiye’nin bu ağır bedelleri yaşaması için mi “şiddetle karşı" çıktı?

Bu akıl almaz tutumu, ruhsuz sözleri hangi vicdan kabul edebilir gerçekten?

Eğer, 2005’te........

© Yeniçağ