Market çalışanlarının şikayeti bitmiyor
Market sektörü, perakende sektörünün en dinamik alanlarından biri. Süpermarketler, hipermarketler ve yerel market zincirleri, milyonlarca insanın her gün ihtiyaçlarını karşılamak için en sık uğradıkları yerler. Neredeyse hepimiz bu sektörde çalışanların karşılaştığı uzun çalışma saatleri, fiziksel ve zihinsel yükler, ayakta kalma zorunluluğu ve yük taşıma gibi zorlayıcı koşullara tanığız.
Market çalışanlarının görev tanımları içinde; kasiyerlik, reyon düzenleme, stok kontrolü, temizlik ve müşteri hizmetleri yer alıyor. Bu işler, doğası gereği fiziksel olarak yoğun çabalama gerektiriyor. Örneğin, kasiyerler saatlerce ayakta durmak zorunda kalırken, reyon görevlileri ağır kolileri taşıyarak fiziksel yük altında çalışıyor. Hatta bazı marketlerde her iki görev bir işçiye yüklenmiş durumda. Mesailer ise genellikle esnek ve uzun. Hafta sonlarında, genel tatillerde ve bayramlarda çalışmak zorunda kalmaları, iş-yaşam dengesini market çalışanları için daha da bozuyor. Bunun yanı sıra, müşteri odaklı bir sektör olması nedeniyle; çalışanlar, fiziki emeğin yanına bir de duygusal emek eklemek zorunda kalıyor.
Özellikle de neredeyse her cadde de mağazası olan zincir marketlerde, personel sayısının optimize edilmesi amacıyla çalışanlar genellikle birden fazla işçinin yapacağı işi yapıyorlar. Bu durum, iş yükünü artırırken, çalışanlarda parçalanmışlık hissi de doğuruyor. Çoğu zaman bu işler, farklı meslek dallarının konusu içinde kalabilecek nitelikte. Örneğin, bir kasiyerin aynı anda reyon düzenlemesi yapması ya da temizlik görevlerini yapması gibi.
Türkiye’de çalışma koşulları, 4857 sayılı İş Kanunu ile düzenlenmiştir. Bu kanuna göre, haftalık çalışma süresi en fazla 45 saat olup, bu süre aşıldığında........
© Yeniçağ
