Kuyruğunu yiyen yılan imgesi
Geçen sene Ekim ayında bu sütunda iki filmden bahsetmiştim. Steven Spielberg'in Münih (Munich, 2005) ve Akbabanın Üç Günü (Three Days of the Condor, 1975) filmleri. Ülkemizde 1977’de gösterime giren Akbabanın Üç Günü, elli yıl önce çekilmiş en sağlam CIA (veya genel olarak devlet politikaları) eleştirilerinden biri olarak hiç aklımızdan çıkmayan bir film olmuştu.
Joe Turner (Robert Redford) bir CIA çalışanıdır. Ajan değildir. İşi, bir büroda “gerçek CIA operasyonları ile karşılaştırmak için” her dilde basılı ve yayınlanmış ne varsa okumak ve bir veri tabanını taramaktır. Fakat Joe Turner’ın rutine binmiş hayatı yağmurlu bir gün altüst olur. CIA’daki amirleri daha sonra Joe’nun çözeceği bir sebepten dolayı bu birimde çalışanların tümünün imhasına karar vermiştir: Yağmur nedeni ile rutinin dışına çıkan Joe Turner arka kapıyı kullandığı için hayatta kalır. Kuyruğunu yiyen yılan imgesindeki gibi bir döngünün sık sık yaşandığı istihbarat dünyasının kinayeli ve politik bir hikâyesi olan Akbabanın Üç Günü, hem elli yaşına girmesi hem de ABD Başkanı Donald Turump’ın, maktul başkan Kennedy suikastı (ve diğerleri) belgelerinin açıklanması kararnamesini imzalaması ile kendini yeniden hatırlattı!
Elli yıl önce çekilen bu filmde asla unutulmayan iki temel ayrım vardı. Bir: CIA elli yıl sonrasını hesabını elli yıl önceden yapar. İki: bu hesabı bozacak olanları kendi........
© Yeniçağ
