menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Siyasetin iki yüzü

26 1
25.11.2025

Yerel basınla başladığım köşe yazarlığım, Büyük Kurultay Gazetesinden sonra Yeniçağ’la birlikte 36 Yılı geçti. O günden bugüne iyi kötü siyaseti takip ediyorum. Ne gördün ne anladın kısaca özetle derseniz, derim ki; tutarsızlık, halka başka, kendi içinde başka niyet açıklama ve her zaman gizli ajandası olanların var olduğunu anladım.

En büyük tersyüz oluşu MHP’de gördüm.

Aman Allah’ım, o ne haykırıştı öyle. Grup salonu inliyordu. “Bizde kıvırma yoktur, U dönüşü yoktur, çark yoktur, suya yazı yazmak yoktur.”

Takvim yaprakları döküldükçe, zaman kendi yolunda ilerledikçe yaşayarak gördük ki hepsi varmış. Olmayan şey tutarlıkmış.

AKP’de ondan aşağı değil. O da kendi davasıyla çelişenlerin önünde gidiyor.

“Türkiye'de Kürt sorunu yok. Sorun var diye inanacaksan sorun olur, yok dersen sorun ortadan kalkar. Böyle öngörü ile yaklaşırsan, sorunun içindesin demek. Bak, "Siirt'ten evliyim, huzurluyum" diyorum. Böyle yaklaş olaya. Kürt sorunu var dersek, bu, sanal sorunlar olarak ortaya çıkarılmıştır. Bizim için böyle bir sorun yok.”

Devam edelim.

“Ve tabii ben özellikle Diyarbakır'a çok farklı bakıyorum. Yani Diyarbakır, istiyorum ki şu anda yani Amerika'nın da hani düşündüğü Büyük Ortadoğu Projesi var ya, Genişletilmiş Ortadoğu, yani bu proje içerisinde Diyarbakır bir yıldız olabilir, bir merkez olabilir.”

Başka?

“Casus” denilen Rahip Brunson’u kast ederek. “Bu fakir bu görevde olduğu sürece o teröristi alamaz.”

Sözün mürekkebi kurumadan, bir uçağa bindirip Trump’a gönderdiler.

En çarpıcı olanı da........

© Yeniçağ