menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Rojava mutabakatı: Yeni-Osmanlıcılığın krizi

16 0
16.03.2025

Erdoğan yönetiminin en önemli üç şahsiyeti – MİT başkanı, dışişleri ve savunma bakanları – perşembe günü ani bir Suriye ziyareti yaptılar. İktidar medyası, beklendiği üzere devletin zirvesi Şam’ı teftiş etti, dış güçlerin oyunları yine bozuldu vb. mealinde gürültülü manşetler attı. Bu gürültü, üç ay önce Esad rejiminin düşmesi ve Türkiye destekli HTŞ’nin Şam’ı ele geçirmesi sırasında doruk noktasına varan fetihçi heyecanı canlandırma yolunda yeni bir girişim izlenimi veriyor.

Türkiye için fetihçilik hiç de yeni bir olgu değil. Türk devletinin haritada göründüğünden çok daha geniş bir egemenlik hakkına sahip olduğu ama bunun (Tarih ders kitaplarında Baltacı Mehmet Paşa keyfinin esiri olduğundan ya da Almanlar yenildiği için “bizi” de mağlup saydırarak, Lozan’daki entrikalarla vb.) engellendiği iddiası, Türk milliyetçiliğinin mayasında mevcut. “Dış güçler,” düşman komşu devletler ya da “iç mihraklar” tarafından gasp edildiği varsayılan coğrafi arazinin talebi üzerine oluşmuş ideolojiye “irredentizm” adı verilir. Türk fetihçiliği, her niteliğiyle tam bir irredentizm numunesidir.

Ulus-devlet modeline geçişle birlikte bu ihtirasın -Hatay’ın ilhakı ve Kuzey Kıbrıs’ın “fethi” istisnaları dışında – elde kalan araziyi Türkleştirme arzusuyla “iç fetih” hamlelerinde tezahür ettiği görülür. Bu gidişattan ilk kopuş, Turgut Özal döneminde 1991 ABD-Irak Körfez savaşı sonrasında görülmeye başladı. Özal, gazeteci Cengiz Çandar’ın önemli katkılarıyla yalnızca Ortadoğu coğrafyasında yayılma fırsatlarını değil, bunun önkoşulu olarak Kemalist üniter devlet anlayışının sorgulanmasını da gündeme getirmişti. Ülke siyasetinde güvenlikçi doktrinin terk edilerek çoklu kimliklerin yeniden keşfedilmesi ve tanınması, bölünme korkusunun aşılarak irredentist arzuların tatmini yollarını da açabilirdi. Özal’ın zamansız vefatı, bu ilk yeni-Osmanlıcı girişimin de sonu oldu.

İkinci girişim, AKP iktidarıyla birlikte başladı. Özellikle Ahmet Davutoğlu döneminde dış siyasette “eksen........

© Yeni Yaşam