Eşme’den Çanakkale’ye: Yeni bir ruh mümkün
Kürt ve Türk halklarının ittifakı bu coğrafyada her zaman belirleyici oldu. Malazgirt’ten Çaldıran’a, Çanakkale’den Eşme’ye uzanan bu tarihsel çizgi; bazen gönüllü, bazen dayatmalı olsa da halkların kaderini ortaklaştıran güçlü bir damar olarak hep varlığını korudu. Ancak bu damar, son yüzyılda sistematik olarak zehirlendi. Emperyalist güçlerin yönlendirmesiyle içimize sokulan milliyetçilik, tekçilik ve inkâr politikaları, halkların kardeşliğini düşmanlığa, yoldaşlığı rekabete çevirdi. Bu topraklarda birlikte üretmiş, birlikte direnmiş halklar birbirlerine yabancılaştırıldı. Özellikle cumhuriyet sonrası süreçte “Türk” kimliği devletin resmî dili hâline gelirken, Kürt halkı yok sayıldı, bastırıldı ve her direnişi “terör” olarak damgalandı.
Ancak tarihin çarkı tersine dönüyor. Beyaz Türk olarak adlandırılan, iktidar aparatına entegre olmuş ve İngiltere aklına yaslanmış sözde seçkin sınıf, artık halkların ortak vicdanında bir karşılık bulmuyor. O konforlu kulelerinden halka hakaret edenlerin sesi sokakta yankı bulmuyor artık. Çünkü........
© Yeni Yaşam
