12. Kongre kararı nasıl hayata geçer?
İmralı’nın ilk çağrısından bu yana aylar geçti. Barış ve demokrasi bekleyen insanlar giderek sabırsızlanıyor. Sabırsızlanma bir süre sonra umutsuzluğa, o da öfkeye neden olur.
PKK’den yapılan açıklamalar, iktidarı bir an önce adım atmaya çağırıyor. Oyalanma beklenmedik gelişmelere neden olabilir. “Dış güçlerin” provokasyonlarına gerek yok. İktidar “ateşkese” yanaşmayarak tehlikeli ortamı bizzat devam ettiriyor. HPG bültenlerinde gerilla kayıplarına dair haberler yayınlanıyor. Bir süre sonra TSK bültenlerinde de asker kayıplarını görebiliriz. Çünkü TSK savaşı devam ettiriyor. Barış sürecini baltalamak isteyen bir ajans ya da TV ya da gazete bu asker kayıplarını manşete çıkardığı gün, neler olacağını tahmin bile edemeyiz.
İnfaz yasasının son anda daraltılması, verilen sözlerle ilgili tasarının Eylül ayına ertelenmesi çok kötü bir işarettir. Bu üç ayın sonunda nasıl bir Türkiye’de yaşayacağımızı bilemeyiz.
Soru şudur: Acele etmesi gereken kim?
AKP çevreleri acele etmesi gerekenin PKK olduğunu iddia ediyor. Buna göre PKK’nin silahlı savaşa son vermesi ve illegal örgüt yapısını feshetmesi yetmezmiş. Silahlarını derhal tayin edilecek yerlere teslim etmeliymiş.
Oysa sürecin denklemi çok açık:
Erdoğan şu anda verilen sözlerin gereğini yerine getirse ve beklenen somut demokratik adımları TBMM’de karara bağlasa, PKK buna rağmen silah bırakmamakta ısrar ettiği zaman, bütün bu adımları TBMM’deki çoğunluğu ile bir günde geri alabilir.
Buna karşılık PKK, istendiği gibi silahlarını devlete teslim ettiği halde Erdoğan bunun gerektirdiği adımları atmaz, bildiği yoldan yürürse, PKK teslim ettiği silahları geri........
© Yeni Yaşam
