Kritik bir dönemeç…
Onlarca yıldır haklılığı tartışılmaz talepler, özlemler için on binlerce evladını verdi Kürt halkı. Hemen her evin kalbinde bir mezar ya da zindan vardır Kürdistan’da. Bunlar yoksa bile yakınlarının yaşadıklarının yarattığı travmalar zihinlere kazınmıştır. Binlerce köyü zorla boşaltıldı. Başta işkence olmak üzere her türlü insanlık düşmanı muameleye maruz kaldı. Aşağılama ve yok sayılmaları saymıyoruz bile!
Örgütlü bir halka dönüştü yıllar içinde. Ödediği tarifsiz bedellerle yoruldu ama onların büyük ağırlığını bir nişane gibi göğsünde taşımasını da bildi. Kaybettiklerinden devraldığı bayrağı yere düşürmemek için yüreğinde ve bilincinde ne kadar güç varsa onu seferber etti. Savaşın en ağır bedellerini ödemiş bir halk olarak barışı, “onurlu” olursa özlemle bekledi.
Ödediği tüm bedelleri hiçbir zaman Türk halkına yönelik bir düşmanlığa dönüştürmedi. Onurlu bir barış olacaksa tüm haklı-tarihsel güvensizliklerini bir kalemde silmeye hazır olduğunu gösterdi. Ödediği bedellerin büyüklüğü oranında mağdur ama bir o kadar da kalender oldu.
Şimdi bir kez daha özlemleriyle sınanıyor.
Bu sefer dünyada da bölgede de başka bir iklim var. Kürtler Kürdistan’ın Rojava parçasında somut bir güç olmuş, İran’da da “Jin, Jiyan, Azadî” direnişinin ruhu silinip kaybolmuş değil, Kuzey parçasında yani Türkiye’de de onca badireye rağmen, bükülmemiş.
Dünya haritalarının yeniden çizildiği, her an her yerde hiç beklenmedik gelişmelerin olabileceği bu kaos ve zulüm dönemecinde örgütlü güçleri ve mücadele azimleriyle dünyanın ve........
© Yeni Yaşam
