Halkın ekmeğidir adalet
Kimi yazarlar vardır zamana dayanıklıdırlar, yıllar geçse de tedavülden düşmezler. Yıllanmış şarap gibi giderek değer kazanır yazdıkları.
Bir yazarı özel ve güzel kılan da bu unsurlardır. Güçlü bir yazar; okuyucusunu, ruhunun kıvrımlarından, kendi iç sesinin nabız atışlarından bile haberdar edebilir. Duygu ve düşünce tutarlı ve kuşatıcı olursa et ve tırnak gibi sarar sarmalar sizi.
İşte 69 yıl öne tam da bugün (14 Ağustos 1956) kaybettiğimiz ve ağustos ayı boyunca, dünyanın birçok yerinde çeşitli etkinliklerle anılan Bertolt Brecht böyle bir yazar.
***
‘’Ey mutsuzlar… Kardeşlerinizi boğazlıyorlar, göz yumuyorsunuz. Çığlıklar duyuluyor ama siz susuyorsunuz. Aramızda dolaşıp kurbanını seçiyor zorbanın teki, sessiz kalırsak bize dokunmaz diyorsunuz. Halt ediyorsunuz’’ diyen bir yazar.
O sadece bir yazar değil aynı zamanda şair, tiyatrocu ve yönetmenidir. Modern tiyatronun en önemli isimlerinden biri olan Brecht, epik tiyatro kuramının kurucusudur. Sanatın sadece eğlence değil, aynı zamanda toplumu sorgulayan ve dönüştüren bir araç olması gerektiğini savunmuştur.
Zekanın, vicdanın, muhalifliğin ete kemiğe bürünmüş halidir o. Burjuva bir aileye mensup olmasına karşın, daha gençlik yıllarında bu sınıfın imkanlarını elinin tersiyle itip ezilenlerin safında sade bir yaşamı seçmiştir.
Yıllar öncesinde yazdıkları sanki günümüz dünyası için de yazılmıştır: ‘’Sofradan en fazla payı alanlar, bize kanaatkâr........
© Yeni Yaşam
