Edebiyat türlerini harmanlamış bir kitap: Porçakal
Okunanlar üzerinde düşünme, bunları belli sorulara yaslandırma ya da soruların yanıtını arama çabasıyla başlayan edebiyat eleştirisi, zamanla gelişmiş, edebî eserin içerik, yapı ve üslûbu üzerinde tarafsız kurallarını, ilke ve yöntemlerini oluşturmuştur.
Bu “nesnel eleştiri”nin dışında şahsi duygu ve düşüncelerin öne geçtiği öznel diyebileceğimiz yaklaşımlar da var.
Hep söylemişimdir. Eleştirmen değilsek ve böyle öznel bir yaklaşımla bir edebi eserden söz ediyorsak en başta “bana göre, bence” demeyi unutmamamız gerek.
Bu yazıyı, daha çok gazeteci kimliğiyle tanıdığımız Bircan Değirmenci’nin geçenlerde İletişim Yayınları’ndan çıkan ‘Porçakal’ adlı kitabını eleştiri karışımı bir kitap ve yazar tanıtımı yazısı olarak okunmasını isterim.
Başta söylemekte yarar var. Bircan Değirmenci dil bilinci gelişkin sağlam bir yazar. Daha önceki gazete yazıları çalışmalarında gördüğümüz kıvrak, yalın ve akıcı anlatımı bu kitabında da devam ediyor. Gazeteci kimliği yazdıklarını güçlü kılmış bence.
Tek tek hikayeler biçiminde kaleme alınsa da kitap bir bütünlüğü de taşıyor. Özünde otobiyogratik bir yapı kuran yazar, bazen kendinden uzaklaşarak sanki başkasını yazıyormuş gibi biyografik bir kurgu kullanıyor.
Dahası yazar bazen karakterin kendisi, bazen bir gözlemci, bazen bir tanığa dönüşebiliyor.
Yapaylıktan uzak,........
© Yeni Yaşam
