menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Suriye’de Olası İsrail-Türkiye Çatışması ve Kürtler

12 0
06.04.2025

Son günlerde İsrail ve Türk devletinin Suriye’de sıkça karşı karşıya geldikleri görülüyor. İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’ın “Türkiye ile Suriye’de veya başka bir yerde karşı karşıya gelmek istemiyoruz” sözleri, kulağa diplomatik bir temenni gibi gelse de sahadaki çıplak gerçeklerin üzerini örtemiyor.

Gerçek şu ki: Türkiye ve İsrail, son bir hafta içinde Suriye’de defalarca karşı karşıya geldi bile. Ve bu karşılaşma, sadece iki devletin değil; aynı zamanda iki farklı gelecek tahayyülünün de çatışmasıdır.

Türkiye’nin Suriye politikasında cihadist yapılarla kurduğu taktiksel ortaklıklar, sahada inşa ettiği askeri üsler ve uyguladığı yayılmacı strateji, artık gizlenemez bir işgal planının parçasıdır. Bu planın hedefi ne yalnızca Kürt halkının devrimci kazanımlarıdır ne de yalnızca Rojava’dır. Türk devleti, Suriye’nin tamamını kontrol altına alma, halkların iradesini gasp etme ve emperyal düzlemde yeni bir hegemonya inşa etme arzusunu açıkça ortaya koymaktadır. T4, Palmira ve Hama’daki her hamle bu planla bağlantılıdır.

Rojava’da inşa edilen özerk yönetim her fırsatta bu işgalin bahanesi yapılmakta, ancak asıl hedef, Suriye’nin bütününe hükmetmek; sınır ötesi bir otoriter rejim ihraç etmektir. Bu durum, sadece askeri bir tehdit değil, halkların devrimci iradesine dönük çok boyutlu bir kuşatma ve yok etme stratejisidir. Karşımızda duran gerçek yalın ve serttir: Türkiye, Suriye topraklarında halkların inşa ettiği her özgürlük alanını ezerek, tüm bölgeyi kendi siyasal tahakkümüne boyun eğdirmeye çalışmaktadır.

Colani ve HTŞ gibi yapılarla kurulan ilişkiler, Türkiye’nin cihadizmi nasıl bir araç olarak gördüğünü açıkça ortaya koyuyor. Bugün Colani’nin taktiksel dönüşümü, kravat takıp “makbul bir muhalif” gibi görünmeye çalışması,........

© Yeni Yaşam