menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bolivya kıssasından bir hisse

14 0
22.10.2025

Bolivya’da bir seçim zaferiyle 2005’te iktidara gelen Sosyalizme Doğru Hareket’in (MAS) ülkenin toplumsal yapısını tepeden tırnağa değiştirdiği 20 yılın ardından siyaset sahnesinden silinmesi, Latin Amerika’da -ve oradan sirayet ettiği ölçüde dünyanın geri kalanında da- sosyalizme doğru genel hareketin kaderi için bir işaret olarak mı görülmeli, yoksa tanık olduğumuz şey toplumsal mücadeleler tarihinin özgül seyrinde Bolivya’nın kurtuluş güçlerinin karşılaştığı geçici bir geriye savruluştan mı ibaret?

“Hariçten gazel okuyan” konumuna düşme pahasına da olsa, en baştan denebilir ki, “durum ciddi, fakat vahim değil.” Katılmayacak olanların dillerinin ucuna hemen gelebileceği şekilde bu çıkarsama, “iflah olmaz devrimci iyimserlik”le, savunucu gerekçelere sığınarak yenilgiyi gerçek nedenler yerine zahirî dışsal faktörlerle açıklama işgüzarlığıyla ilgisiz. Tersine, bu felaketin başta “tarihsel önder” Evo Morales’in kendisi olmak üzere, MAS liderliği ve çatışan kanatların önde gelenlerinin iç ihtilaflarda izledikleri politikaların tek yanlılığı, idari ve siyasi rejimin halkın rızasını yeniden kazanmaya elverişli olmayacak ölçüde çaptan düşmüşlüğü, nihayet genel olarak ham madde ihracatının beslediği ekonomik büyümenin küresel emtia fiyatlarındaki genel düşüş nedeniyle kesintiye uğramasının yol açtığı genel çıkmazın bir arada işleyişinden kaynaklandığı hemen bütün yorumcuların üzerinde birleştiği genel gözlem.

Bu, MAS açısından gerçekten de vahim bir sonuç. Ancak Bolivya halkının, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birinci turunda MAS’ı kötü yönetiminden dolayı cezalandırıp seçilebilecekler listesinden çıkardıktan sonra, ikinci turda 20 yıl boyunca MAS’ın halkçı reformlarına karşı savaşmış olan Hugo Banzer döneminin son Cumhurbaşkanı “Tuto” Quiroga Ramírez’e de yönelmeyişi, geçmiş kazanımları reddetme peşinde koşmadığı ve başka bir gün arayışı içinde olduğunun göstergesi sayılabilir. Sonuçta halklar siyaseten faşizme ve gericiliğe teslim olmadıklarından, Bolivya’da siyasal yaşam, bir karşı devrimle önü kesilmedikçe, sosyalizme doğru başka bir hareket için açık olmaya devam edecektir.

2025’ten başlayarak, iktidarda kaldığı 20 yılın, son birkaç yılı bir yana bırakılırsa, neredeyse tamamında toplumsal hareket enerjisi ve yerli halkların siyasal seferberliğinin güçlü bir sentezine dayanarak ülkeyi derinden dönüştüren, ülke tarihinde eşi görülmemiş kapsayıcı bir projeye öncülük eden, bir dönem Bolivya solunun merkezi kesişim zemini olan MAS içinse, bu haliyle, yolun sonuna gelindiği açık. Özellikle toplumsal ve........

© Yeni Yaşam