menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Genç 1 Mayıs ve kalpazan siyaset!

12 0
06.05.2025

1 Mayıs 2025’i geride bıraktık. Bu yıl 1 Mayıs’ı farklı kılan kimi noktaların üzerinde durmak gerekiyor. Öncelikle Türkiye ve Türkiye Kürdistanı’nda 1 Mayıs’ın yaygın ve kitlesel bir şekilde kutlandığını ifade etmek gerekir. Başta işçi ve emekçiler olmak üzere devletin saldırılarına muhatap olan her kesimden insan, alanlara çıktı ve taleplerini dile getirdi. Geleneksel olarak işçi sınıfının yoğun olduğu şehirler dışında da 1 Mayıs kutlamalarının gerçekleştirilmesi, 1 Mayıs’ın toplumsallaştığının da ifadesi oldu. Bu noktada özellikle T. Kürdistanı’ndaki mitinglerde taşınan kimi pankartlardaki sosyalizm vurgusu kıymetliydi.

İstanbul’da üç parçalı bir 1 Mayıs tablosunun ortaya çıkması ise olumsuzdu. Kuşkusuz bunun sebepleri tartışmaya açıktır. Türk-İş, Kartal’da 30 bin kişinin katıldığı ayrı bir miting gerçekleştirdi. Türk-İş’in işçi sınıfı mücadelesi içindeki misyonu ve 1 Mayıs’a yaklaşımı biliniyor. O nedenle, 1 Mayıs’ta kendi başına davranması şaşırtıcı değildi. Bir diğer kutlama ise DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla Kadıköy’de gerçekleştirildi. Resmi açıklamaya göre 35 bin kişinin katıldığı kutlamaya devrimci, demokrat kurumlarla birlikte, reformist partiler de katıldı. Bir diğer 1 Mayıs ise Taksim’de yapılmak istendi. Kimi devrimci kurumların ve sendikaların çağrısıyla 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyenler, yoğun ve yaygın bir faşist teröre maruz kaldı.

Faşizm; 1 Mayıs’ı devrimci temelde kutlanmasını önlemek için, 1 Mayıs öncesinde örneklerini faşist Nazi hukukunda gördüğümüz “önleyici gözaltı” denilen saldırganlıkla çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanların sadece Taksim çağrısı yapanlar olmaması, faşizmin amacının, İstanbul’da 1 Mayıs’ın özüne uygun olarak devrimci, kitlesel, birleşik bir temelde kutlanmasının önlenmesi olduğunu göstermektedir.

19 Mart ve sonrasında gelişen kitle hareketinin 1 Mayıs alanlarına yansıdığı söylenebilir. Özellikle öğrenci gençlik hareketinin 19 Mart ve sonrasında sokakları terk etmeyen pratiği, 1 Mayıs alanlarında........

© Yeni Yaşam