Cumhuriyetçi şirketler
Şekil olarak her insana benzeyen canlı varlığa insan denmeyeceği gibi (Bakınız İsrail)
“Yaşasın Cumhuriyet”
diye bağıran her insana cumhuriyetçi denmez.
Her Cumhuriyet Bayramı’nda gazete ve televizyonlara bol paralı ilanlar vererek, caddeleri
“Yaşasın Cumhuriyet”
yazılı afişlerle doldurarak da cumhuriyetçi şirket olunmaz.
Bir yaşam biçimidir,
bir hayat tarzıdır cumhuriyet.
**
Cumhuriyet bağırmakla ve parayla elde edilmez.
Geçmişte “
Yaşasın cumhuriyet
” diye bağıranların cumhuriyet maskesi takarak onu bir soygun aracı gibi kullandığını biliyoruz.
Cumhuriyete karşı olanların ekseriyetinin de cumhuriyetin yanlış uygulama biçimlerini esas aldıkları için karşı çıktıklarını biliyoruz.
Ortada bir
istismar
bir de
yanlış tanımlama
durumu var.
**
Cumhuriyetin temel kuralları vardır, tıpkı insan olmanın kuralları olduğu gibi.
Bu kurallara hayatında ne kadar yer veriyorsan o kadar cumhuriyetçi o kadar insansındır.
Cumhuriyet herkesin kanun karşısında eşit olmasıdır.
Bu herkesi açmak lazım.
Herkes dendiğinde makam, mevki, statü zenginlik ve yoksulluk, cinsiyet, ırk, dil ve din, patron işçi, hoca öğrenci, ayrımı yapmadan toplumun en altından en üstüne kadar her insanı kastediyoruz.
**
“Adalet mülkün (devletin) temelidir”
sözü cumhuriyeti tarif eden en net cümledir aslında.
Cumhuriyetin olduğu yerde hiç kimse üstün değildir.
Üstün olan tek şey varsa o da hukuktur.
Mesela bir şirkette kurallara uyanlar sadece........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon