Yeni emperyal düzen ve Katar saldırısı
1996 yılında kurulan El Cezire, kısa süre içerisinde Arap dünyasındaki en önemli medya merkezi olmuştur. Suud’un önceki başarısız deneyimi dikkate alındığında El Cezire’nin görece liberal ve farklı unsurlara yer açan habercilik anlayışı, onu zamanla bölgenin en önemli medya kaynağına dönüştürmüştür. Afganistan savaşı ve ardından Irak’ın işgalindeki habercilik pratiği, bölgedeki enformasyon akışını temin ettiği gibi bir tür Arap kamusal alanını da oluşturmuştur.
2006 yılında İngilizce kanalın kurulması ile birlikte, Katar’ın diplomasi araçlarından birine dönüşen El Cezire, sadece Batı açısından değil bölge monarşileri açısından da tehdit ölçeğini büyüten bir aktör olmuştur. Hem bölgesel hem de küresel imajını tedrici biçimde güçlendiren kanalın, ikinci intifada sürecinde Filistin meselesini gündemde tutması, bu konudaki farkındalığın artmasında doğrudan rol oynadığı gibi İsrail karşıtlığının oluşmasına da katkı sağladı.
İkinci intifadanın sembol ismi Muhammed Durra’nın resim ve görüntülerinin El Cezire aracılığıyla dünya kamuoyuna servis edilmesi İsrail’in bir terör devleti olduğu gerçeğinin erken tarihlerde idrak edilmesine katkı sağladı.
BÖLGESEL GERİLİM
Küçük bir emirlikten bir devlet formuna evrilmeye çalışan Katar’ın bölgedeki rolünü tahkim etmesi, uzun bir hikâyenin ürünü hiç kuşkusuz. 1996 yılında El Cezire gibi araçla yola devam etmeye karar veren Katar, on yıllar boyunca Doha diplomasisinin en etkili aracı olarak bu imkanı kullanmıştır. Arap dünyası açısından önceki deneyimlerle mukayese edilemeyecek düzeyde bir........
© Yeni Şafak
