Uluslararası Müslüman Alimler Birliği'nin cihat fetvası üzerine
Geçtiğimiz günlerde Uluslararası Müslüman Alimler Birliği, Gazze’de uzun zamandır yaşanan soykırım dolayısıyla tüm Müslümanlara yönelik bir cihat fetvası yayımladı. Bu fetva, dünya genelinde hem basında ilgi uyandırdı hem de Müslümanlar nezdinde bir karşılık buldu. Bu yazımızda, bu fetvayı kısaca değerlendirmek istiyoruz.
Öncelikle bu fetvayı yayımlayan Uluslararası Müslüman Alimler Birliği’ni kısaca tanıyalım. Bu birlik, 2004 yılında merhum âlim Prof. Dr. Yusuf el-Karadâvî liderliğinde kurulan bir sivil toplum kuruluşudur. Genel merkezi Katar’dadır. Dünyanın pek çok ülkesinde şubeleri, çeşitli mezhep ve meşreplere mensup önemli ilim adamlarından oluşan yüzlerce temsilcisi bulunmaktadır. Görebildiğimiz kadarıyla, mutedil olmak kaydıyla farklı görüşlerdeki ilim adamlarına bünyesinde yer vermeye çalışan bir şemsiye kuruluş olmayı amaçlamaktadır. Müslümanların yaşadığı ülkelerin tamamında bizdeki Diyanet İşleri Başkanlığı’na benzer bürokratik makamlar bulunmaktadır. Ancak bunlar, nihayetinde o ülkelerin yöneticileri tarafından atanmış bürokratlar oldukları için yaşadıkları ülkelerin siyasi duruş ve görüşlerine göre pozisyon almak durumundadırlar. Bu sebeple gerek Filistin gerekse diğer konulardaki duruş ve fetvaları, kendi ülkelerindeki yöneticilerin görüşlerinden bağımsız değildir. Uluslararası Müslüman Alimler Birliği gibi bir müessesenin varlığı, şu iki açıdan önem kazanmaktadır: 1. Bu kuruluş, bir sivil toplum örgütüdür ve hiçbir devletin güdümünde veya siyasî görüşün kontrolünde değildir. Bu sebeple, faaliyetlerini özgür bir şekilde yürütebilmekte, fikirlerini ve açıklamalarını özgürce dile getirebilmektedir. 2. Yönetimindeki ilim adamlarına bakıldığında, farklı ülkelerden muhtelif görüşlere sahip insanları görmek mümkündür. Ülkemizden de bazı ilim adamları, bu kuruluşta önemli konumlarda görev yapmaktadırlar. Mesela başkan yardımcılarından birisi, Diyanet İşleri eski başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez hocadır. Genel sekreter yardımcılığını ise Abdulvahap Ekinci hoca yapmaktadır. Dolayısıyla etnik veya dinî görüş açısından belirli bir zümrenin kontrolünde ya da baskısı altında değildir. Bu sebeple, Uluslararası Müslüman Alimler Birliği’nin dünya çapında hem âlimler hem de tüm Müslümanlar nezdinde ciddi bir........
© Yeni Şafak
