menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ABD’nin kaos diplomasisi

16 2
25.06.2025

Başkan Trump’ın son iki hafta içinde attığı birbirine tamamen zıt görünen adımları kaos diplomasi olarak adlandırmak mümkün. İran’la anlaşma masasını İsrail’in devirmesine engel ol(a)mayan Trump, kitlelerin gözünde kazananın ve güçlü olanın yanında olma hissiyle hareket ediyor. Netanyahu’nun fırsatçılığını cezalandırmak yerine aslında İsrail’e yeşil ışık yaktığı imajını vermeye çalışan ve İran’ın tam teslimiyetini isteyen Trump, bir yandan da barış çağrısı yapmaya devam etti. İran’ı vurma kararını erteleyerek Amerika’yı uzun sürecek yeni bir Ortadoğu savaşına sokmak istemediğini gösterse de bu kararından hızlıca dönerek İran’ın nükleer tesislerini vurarak güç gösterisinde bulundu. İran’a Katar’daki Amerikan üssüne saldırmadan önce haber verdiği için teşekkür eden Trump, bu yazının yazıldığı saatlerde İsrail’le İran arasında tam ve kesin bir ateşkes sağlandığını ilan ederek İran, İsrail ve ABD için dua etti. Trump’ın kaos diplomasisi, Amerika’nın yeni bir savaşa sokulmasını istemeyen defansif bir içgüdüyle hareket ettiğini ancak İran nükleer krizini çözecek kapsamlı bir stratejiden de yoksun olduğunu bir kez daha gösterdi.


ŞARTSIZ TESLİMİYETTEN ‘TANRI İRAN’I KORUSUN’A

İsrail Başbakanı Netanyahu’nun İran’la nükleer müzakere çabalarını dinamitlemesi karşısında Trump’ın önce ‘iyi polis’ rolüne soyunması ve sonrasında da Netanyahu’dan daha sert görünme çabası hisleriyle diplomasi yaptığını bir kez daha gösteriyordu. Kendi yürüttüğü sürecin altıncı tur görüşmelerinin gerçekleşmesine izin vermeyen Netanyahu’ya dur demekten geri duran ve belki de onun kötü polis oynamasının işine yarayacağını hesap eden Trump, daha önce İran’ın uranyum zenginleştirmesine açıkken sıfır zenginleştirmeden dem vurmaya başladı. Konunun uzmanları İran’ın bunu kabul etmeyeceğini bilmelerine rağmen, Trump Netanyahu’nun sıfır zenginleştirme ısrarı........

© Yeni Şafak