Akrep deliğine parmağımızı daha kaç kere sokacağız!
Sevgili Peygamberimiz (s.a.), “Mümin, bir (aynı) delikten iki kere ısırılmaz” buyuruyor.
Ey müminler siz, aynı zehirli hayvan deliğinden kaç kara ısırıldınız, kaç kere sokulduğunuz halde ibret almayıp aynı deliğe parmağınızı yine soktunuz, düşman oyun oynadı, tuzak kurdu, aldattı, gaflete getirdi, yanlışlarınızı kullandı… ve bu yüzden çok zarar gördünüz, hâlâ iki yakanız bir araya gelmiyor, ama ibret de almıyorsunuz!
Peki niçin hâlâ ibret almıyor, aynı oyuna geliyorsunuz.
Oyun çok da bu yazıda birini ön plana çıkaracağım: Tefrika.
Osmanlı vatanı (toprağı) “Selim Han döneminde (1574) 15.162.000, III. Murat döneminde (1595) 19.902.000 km2’yi aşmıştır. Osmanlı Devleti’nin en geniş sınırlarına ulaştığı 1699 yılında, devletin yüzölçümü, etki alanları ile birlikte 24 milyon km2’yi buluyordu.” Şimdi yaklaşık yirmi beşte biri kadar bir vatanımız var ve bu vatan üzerinde deyim yerinde ise yetmiş iki buçuk millet yaşıyor. Ulus, vatandaş olarak bunların tamamı bir ve tek ise de “din, inanç” manasında “millet” dersek işte bu kadar çeşitliyiz.
Dost yani bu ülkede hayatı paylaşanlar ne yapıyorlar?
Bilerek bilmeyerek düşmanın eline fırsat vermek üzere farklılığı........
© Yeni Şafak
