menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Müslümanlık üst kimliğimizdir

63 19
19.05.2025

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Teşkilat Akademisi Liderlik Okulu Programı’nda yaptığı konuşmada “Coğrafya ve tarih Türk, Kürt ve Arap’ı çözülmez, dağılmaz biçimde birbirine sıkıca bağlamıştır. Malazgirt, Çaldıran, Ridaniye, Kudüs’ün ve İstanbul’un fethi Türk, Kürt ve Arap’ın ortak zaferidir. Biz bu coğrafyada ittifak yapınca büyüdük, güçlendik, cihana hükmettik” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın Cuma günü İstanbul’da AK Parti Gençlik Buluşması’nda yaptığı konuşmada da tarihi referanslar vardı. Cumhurbaşkanı, “Biz, 100 yıldır, 200 yıldır tarih sahnesinde olan bir millet değiliz. Doğu’dan Moğollar geldi, yaktılar, yıktılar, taş üstünde taş, baş üstünde kelle bırakmadılar; biz vazgeçmedik. Timur geldi, filleriyle, ordusuyla geldi, Anadolu’yu baştan başa istila etti, yılmadık, yıkılmadık. Şah İsmail, içerden dışardan vatanımızı sarstı, salladı, eyvallah demedik… Her fetret döneminden daha güçlü çıktık. Her bozgundan sonra toparlandık. Bizim, millet olarak, hafızamızda, ruhumuzda, damarlarımızda akan kanda, işte o tarihin birikimi var, tecrübesi var. Biz büyük milletiz, büyük düşünen bir milletiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tarihî hakikatleri yerli yerine koyan ve bu yolla geleceğe ilişkin doğru bir perspektif kurmaya çabalayan tespitleri, ırkçılar tarafından yoğun tepkiyle karşılanıyor. Örneğin, Erdoğan’ın yukarda alıntıladığımız ifadelerine, “Malazgirt sadece Türklerin zaferidir”, “Timur da, Şah İsmail de kardeşimizdir; Ankara Savaşı da Çaldıran da kardeş kavgasıdır”, “Malazgirt’ten İstiklal Savaşı’na kadar hiçbir yerde Kürt ve Arap yoktur” gibi tepkiler geliyor.

Kemalizm, yeni bir ulus inşa etmek maksadıyla tarihi başta ders kitapları olmak üzere kendi sığ dünyasına hapsetmişti. İlber Ortaylı, Celal Şengör gibi hem ahlaki zaafları olan, hem cahil, hem de........

© Yeni Şafak