menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kürt isyanlarının asıl nedeni

69 7
01.09.2025
Yazılarımı takip edenler bilir.

Ben tarih sahnesinde "Kürt" ismi ile ayrı bir halkın olmadığını ve özelliklede son 40 yıldır bilinçli üretilen "Kürt sorunu" meselenin arka planında, büyük İsrail devletinin kurulmasının yattığını sürekli olarak ele almış ve yazmıştım.

İsteyen istediği kadar ve dilediği nispette farklı kaynaklar kullanarak beni yalanlamaya mesai harcayabilir.

Ancak bu yazımda tarihi derinliği ve arka planı olan analizlerden ziyade, Osmanlı'dan günümüze kadar uzanan yaşanmışlıklardan kesitler aktaracağım.

Tarihte yaşanmış olan Kürt ayaklanmalarının bugün çok farklı anlaşılıp algılandığını, peşinen belirtmek isterim.

Nedir bu isyanların aslı astarı hadi başlayalım:

Bir kere Osmanlı'daki Kürt isyanları, 19. yüzyılın ikinci yarısında yaygınlık göstermeye başlar.

Bu dönem aynı zamanda kimi Islahatlar ve bu Islahatların maddi ihtiyaçlarını gidermek, Osmanlı Devleti'nin merkezi otoriteyi güçlendirdiği sürece rast gelir.

19. yüzyılda baş gösteren Kürt isyanlarını ikiye ayırmak gerekir.

İlk örnekte aşiret karakteri belirgin ve isyan edenlerin bağımsızlıkçı yaklaşımlarının kendini hissettirdiği isyanlar öne çıkarken, ikinci örnekte daha çok boşalan Kürt aşiret otoritesini dini referanslarla yeniden tesis eden, dini kimliğin öne çıktığı isyanlar yer alır.

Tabi ki 'dini' referanslar derken, isyanda başı çekenlerin din istismarından bahsediyoruz!

İlk yaklaşıma verilecek örneklerde isyan eden liderler, Mir unvanını kullanılırken, akabinde gelişen isyanlarda ise daha çok, Şeyh ya da Seyyid unvanlarını görmekteyiz.

İlginç değil mi?

Her ikisinin de modern anlamda milliyetçilikten uzak isyanlar olduğunun altını tekrar çizelim.

Esas dikkat edilmesi gereken nokta ise, isyanların ortak kaderinin ulusal bilinçten yoksun, sözde 'dini' bir alana sıkıştırılmış olmasıdır.

Yani burada ve bu bölgede yaşayan insanların, herhangi bir sorunu olması nedeniyle bir isyanın çıkarılmış olması gibi bir durum söz konusu değildir.

İsyanlara gösterilen gerekçe ise, Kanuni Sultan Süleyman döneminde, Kürt aşiretlerine verilen göreli hakların, II. Mahmut dönemindeki merkezileşme süreci ve tasfiye edilmiş olmasıdır.

Osmanlı'da modernleşme ve bunun bir çıktısı olarak merkezi yönetimi güçlendirme çabasından önce, Kürt aşiretleri çoğunlukla vergi vermeyen, topraklarında tımar yetiştirmeyen, daha çok Akkoyun ya da Safevi devletinden gelecek saldırı ya da tehlikelere karşı bir tampon bölge vazifesi görüyordu.

Daha doğru bir ifade ile, Osmanlı böyle bir hatalı sonuç........

© Yeni Mesaj