menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Lozan’la sorunu olanın Türkiye’yle derdi vardır

15 1
19.05.2025

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş temelini oluşturan iki mihenk taşı olan Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasası, bugün bir kez daha ideolojik saldırıların hedefi haline gelmiştir. Özellikle PKK'nın sözde feshine ilişkin açıklamalarında bu iki kurucu belgeye duyulan açıktan husumet, süregelen ayrılıkçı ideolojinin yönünü göstermektedir. Örgüt, kuruluş amacını, Lozan ve 1924 Anayasası'nda Kürt kimliğinin tanınmamasına bağlamakta; bu belgelerin reddi üzerinden bir meşruiyet üretmeye çalışmaktadır. Bu söylemler, yalnızca hukuki ve tarihi kazanımlara değil, aynı zamanda Türk milletinin ortak aidiyetine ve üniter devlet yapısına yönelmiş açık tehditlerdir.

Hatırlanmalıdır ki Lozan Antlaşması'nda yapılan azınlık tanımı, etnik değil dinî temelde yapılmış; yalnızca Müslüman olmayan gruplar — Ortodoks Rumlar, Ermeniler ve Museviler— azınlık olarak kabul edilmiştir. Kürtler, Çerkezler, Araplar ve diğer Müslüman topluluklar ise azınlık değil, bu toprakların asli unsurları, "milletin parçası" olarak değerlendirilmiştir. Bu yaklaşım, 1924 Anayasası'nda sistematik bir kimlik tanımıyla daha da pekiştirilmiştir. Söz konusu anayasada "Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk'tür" hükmüyle, etnik farklılıklar reddedilmeden, kapsayıcı bir üst kimlik olan Türklük inşa edilmiştir. Bu, bir etnisite dayatması değil; ortak değerler ve kültürel birikim üzerinden ulus inşası çabasıdır.

Ancak bugün, "ortak vatan" söylemi etrafında örülen siyasi dil, bu birlik zeminini tahrip etmeye yönelmiştir. Nitekim BDP (DEM) Eş Genel Başkanı Gülten Kışanak'ın 2012 yılında yaptığı açıklama bu kavramın nasıl bir federatif yapıyı hedeflediğini açık biçimde ortaya koymaktadır:

"Öcalan, demokratik özerk Kürdistan projesinin mimarıdır. Ortak vatanda gönüllü birlikteliği sağlayacak mıyız sağlamayacak mıyız? Türkiye'yi ortak vatan kabul edeceksek, Kürdistan gerçeğini de göreceksiniz." Bu açıklama, "ortak vatan" kavramının bireyler arası eşit yurttaşlık değil; etnik yapılar arasında coğrafi ve yönetsel bölüşüm anlamına geldiğini ortaya koymaktadır. Yani bu söylem, eşitlikten değil,........

© Yeni Mesaj