menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hapishaneler: Hukukun sessiz sınavı

12 2
17.12.2025

Özgürlükten yoksun bırakma, insan onurundan yoksun bırakma anlamına gelmez.

Cezaevlerinde uygulanan infaz rejimi, hukuk devletinin gerçek sınav alanıdır.

Ceza infaz kurumları, özgürlüğün hukuken sınırlandığı mekânlardır. Ancak bu sınırlandırma, insan onurunun askıya alınması sonucunu doğuramaz.

Hukuk devleti ilkesinin özü, devletin en güçlü olduğu alanlarda dahi bireyin temel haklarını koruyabilmesidir.

Bu nedenle tutuklu ve hükümlüler "suçun niteliği, mahkûmiyetin türü ya da siyasi içerikli olup olmadığına bakılmaksızın" yaşam hakkı, maddi ve manevi bütünlük ile insan onuruna saygı çerçevesinde muamele görmelidir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 17. maddesi, herkesin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkını güvence altına alır.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 2. maddesi yaşam hakkını, 3. maddesi insanlık dışı ve onur kırıcı muameleyi mutlak biçimde yasaklar. 8. maddesi ise özel ve aile hayatına saygıyı düzenler.

Bu hükümler, cezaevlerinde bulunan kişiler bakımından devlete artırılmış bir özen yükümlülüğü yükler.

Zira özgürlüğünden yoksun bırakılan birey, kendini koruma ve yaşam koşullarını belirleme imkânından büyük ölçüde mahrumdur.

Cezaevlerinde uzun süredir devam eden yapısal sorunlar göz ardı edilemez.

Aşırı doluluk, yetersiz beslenme, sınırlı sağlık hizmetleri, pahalı kantinler, kısıtlı sosyal faaliyetler ve iletişim haklarına getirilen ölçüsüz sınırlamalar infaz rejiminin kronik problemleri haline gelmiştir.

Bu tablo, F tipi cezaevlerinde uygulanan hücre sistemiyle daha ağır bir boyuta taşınmaktadır. Uzun süreli ve sistematik........

© Yeni Mesaj