İmam Ali efendimizin anneleri
İmam Ali Efendimizin Kâbe'de doğan ilk ve tek yüce bir şahsiyet olduğunu çoğu insanımız bilmez. Allah'ın evi Kâbe ile Hz. İmam Ali bir birinden ayrılmaz bir bütün olmasına rağmen, bu hakikat yüzyıllar boyu hep saklanmıştır.
Tarihçiler annelerin annesi, Eset kızı Fatıma'nın yakınlarının ağzından şunları yazmıştır: "Fatıma Binti Esed'in doğum sancıları başladığında Allah'ın evi Kâbe'nin yanına gelerek şöyle bir yakarışta bulunur: "Allah'ım! Ben sana, tüm peygamberlerine ve senin tarafından onlara gönderilen kitaplara iman etmişim. Ve bu binayı yapan ceddim İbrahim Halil'in sözünü tasdik ediyorum. Allah'ım! Bu binayı yapanın ve karnımda olan bu çocuğun hakkı için bu çocuğun doğumunu bana kolaylaştır!" Bu dua sonrası Kâbe ansızın yarılır ve Fatıma Binti Esed Kâbe'nin içine girer. Sonra Allah'ın evinin duvarları kapanır ve önceki halini alarak oradakilerin ve ziyaretçilerin gözlerinden kaybolur.
Ve burası daha sonraları "Müstecar" (sığınmak, yardım dilemek) adını alır. Kâbe'yi tavaf ederken Hacerül Esved taşının bulunduğu köşeden evvelki köşedir. Böylelikle Hz. Ali yeryüzündeki en üstün mekân olan Kâbe'de dünyaya gelir. Tarih kitaplarında nakledildiği üzere Hz. Ali'nin Kâbe'nin içinde doğumu hakkında olayın canlı tanıklarından İbn-i Gan'eb şöyle anlatıyor: "Abbas b. Abdulmuttalib ve birkaç kişiyle Kâbe'nin karşısında oturmuş sohbet ediyorduk. Fatıma b. Esed'in doğum sancıları içinde Kâbe'ye yaklaştığını gördük. Kâbe'ye yöneldi ve şöyle dua etmeye başladı. Bu sırada hepimizi hayrete düşüren bir şey oldu. Gözlerimizin önünde Kâbe'nin duvarı yarıldı ve Fatıma binti Esed içeriye girdi, gözden kayboldu ve yarılan duvar tekrar birleşti. Biz koşarak Kâbe'nin kapısına vardık ve kilidini açmaya çalıştık........
© Yeni Mesaj
