menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir yıl boyunca yıkanmayan kadın: Hint

27 6
11.02.2025

Peygamberimiz risaletini açıklamasından sonra Hint'in babası (Utbe) ve kocası (Ebu Süfyan) Peygamberimize karşı en ahlaksız ve acımasız savaşı başlattılar.

Müşriklerin komutanı Ebu Süfyan'ın eşi ve Resûlullah'ın baş düşmanlarından Utbe'nin kızı Hind'e hazret diyenler, babasının da bir numaralı Peygamber düşmanı olduğunu bilmezler.

Bu lanet kadın, bir kadının yapamayacağı en çirkin iftira, karalama, yalan, bühtan ve tahkir yöntemlerini kullanarak tüm düğün, eğlence meclislerinde, işi Peygamber Efendimize getirir şiir ve şarkılarla o Hazrete hakaret ederdi.

Bedir savaşında Resûlullah'ı öldürmeye gelen müşrik ordusunda bu kadının babası, amcası, kardeşi ve akrabaları vardı.

Babası, amcası ve kardeşinin Resûlullah'ın kesik başıyla geri döneceğine o kadar emindi ki, onları bizzat kendisi hazırladı, giydirdi. Şiirlerle, şarkılarla, Lat ve Uzza'ya adaklarla Bedir savaşına gönderdi.

Resûlullah'ın kesik başını beklerken; babası, kardeşi ve amcasının savaşta Efendimizin iki aslan yaveri Hz. Ali ve Hz. Hamza tarafından öldürülmesi haberini duyunca adeta aklını yitirdi. Kinine kin eklendi, tamamen şeytanlaştı…

Bu savaştan sonra, YezİT'in bu ninesi, öldürülen babası, amcası ve kardeşinin intikamını alıncaya kadar; erkeklere yaklaşmayacağına, güzel koku sürünmeyeceğine ve yıkanmayacağına yemin etti…

O günden sonra hep siyah giyindi ve gerçekten Lat ve Uzza'nın başına yemin ettiği gibi bir yıl boyunca yıkanmadı.

Arabistan'ın 50 dereceyi aşan sıcağında, bir gün dahi yıkanmayanın ter, kir koktuğu bir ortamda bu kadın tam bir yıl boyunca yıkanmadı.

Bir yıl boyunca leş gibi kokan bu kadın o 50 dereceye varan sıcak havada başına düşen bit pireyle nasıl yaşadı, tasavvur etmek dahi zor. Öyle ki; bir yerden geçerken insanlar burnunu tıkardı. Ama intikam ateşi adeta aklını yok etmişti.

Bir kadın nasıl bir insanın ciğerini çıkarıp yer sorusunun cevabını Ehl-i Beyt'e karşı duyduğu bu kin ve nefrette aramak lazım.

"Muhammed benim ağladığımı duyup sevinmemeli" diyerek intikamını Peygamber'den alıncaya kadar ağlamayacağına dair yemin etti. Kendisine kimse cesaret edip de yıkan diyemiyordu. Ağzı bozuk bir kadın olduğundan herkes onunla muhatap olmaktan çekinirdi.

Bir yıl sonra kocasının komutan olduğu müşrik ordusuyla, yanında da oğlu Muaviye olduğu halde Uhud savaşına katıldı. Sadece katılmadı Mekke'nin önde gelen müşrik reislerinin kadınlarını da, özellikle Bedir savaşında öldürülenlerin yakınlarını teşvik ederek yanında götürdü.

"Bu savaşta ya intikamımızı alırsınız ya da bizi düşmanınızın elinde cariye görürsünüz" diyerek müşriklere karşı........

© Yeni Mesaj