menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

DOĞU TÜRKİSTAN

12 0
02.05.2025

Türkiye’nin iki buçuk katı yüzölçümüne sahip olan Doğu Türkistan’ın üçte biri dünyanın en büyük çöllerinden olan Taklamakan çölü dışında verimli arazisi, kıymetli madenlere sahiptir. Onun için “Hazineler Ülkesi” denilir. Nüfusu hakkında otuz milyondan daha azına kadar farklı rakamlar vardır.
1953 yılına kadar nüfusun sadece %6’sını oluşturan Çinliler 2000 yılında nüfusun % 40’ını, şimdi ise daha fazlasını oluşturmaktadır. Dolayısıyla bu bölgede Çin’in asimile politikalar sürmektedir.
Günümüzde Çin’in yönetimindeki Doğu Türkistan’da olup bitenleri farklı kanallardan öğreniyoruz. Bunlardan birisi Mehmet Emin Uyguri’nin Lübnan Trablus Üniversitesinde Arapça yazdığı yüksek lisans tezi “Sıra’ül-heviyye es-siyasiyye fi Türkistan eş-şerkıyye tehaddiyatü’l-vâkı’ ve âfâku’-devr” Doğu Türkistan’da Siyasi Kimlik Tartışması, Günümüz Durumu ve Rol Beklentileri” adıyla İstanbul, İRA Akademi yayınları arasında çıkmıştır (Arapça, 184 sayfa).
Kitaba takriz yazan Kahire Üniversitesi Siyasal Bilimler öğretim üyesi Prof. Dr. Seyfeddin Abdülfettah, Müslümanların dünyanın hangi bölgesinde olursa olsun “birbirleriyle dayanışma içinde, ayrılmamaları” gerektiğini ifadesiyle başlamıştır. Müslüman dünyanın fonksiyonunun yıkım olmayıp dünyanın imarı olduğu, nitekim ayette Allah Müslüman ümmet için “vasat ümmet” tanımını kullanmıştır. Abdüllfettah, kitabın yazarının 18. Yüzyıldan beri Çin’de azınlık haline gelen Uygur Türklerinin ve kendisinin bizzat yaşadıkları siyasi, sosyal, kültürel, eğitim ve iktisadi sorunları başarıyla ele aldığını belirtmiştir. Batı medyasında Uygur Türklerine-Müslümanlara yapılan katliam, işkence türlü türlü haksızlıklar yer almakla beraber hem Türk dünyası, ve İslam dünyası, hem de diğer ülkelerde yeterli destek bulamamaktadır. Ama hiç........

© Yeni Meram