menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“University College London’da (UCL) 70’li yıllarda birlikte okuduğumuz bir Kıbrıslıtürk arkadaşımı arıyorum…”

7 0
22.10.2025

Aradan yıllar geçse de, dostlukların anısı silinip gitmiyor… Sosyal medyada Leymosun’un geçmişiyle ilgili bir grupta, bir Kıbrıslıtürk arkadaşını aradığını söyleyen bir Kıbrıslırum, “Aynı bölümde değildik ama öğlen yemeklerinde buluşurduk” diyor…
Söz konusu Kıbrıslırum’a, arkadaşını bulmakta kendisine yardımcı olmaya çalışabileceğimizi söyleyince, bize şöyle yazıyor:
“Bana yardım etme isteğiniz için çok teşekkür ederim… Ne yazık ki aramakta olduğum Kıbrıslıtürk arkadaşımla ilgili pek az bilgim vardır, hatta onun adını bile hatırlamıyorum. O kadar uzun süre önceydi ki bu… Birlikte University College London’da (UCL) öğrenim görmekteydik ama bölümlerimiz farklıydı. Zaman zaman öğle yemeği saatlerinde yemekhanede buluşmaktaydık. Çeşitli konularda fikirlerimiz uyuşuyordu, her ikimiz de sol eğilimliydik. Sözkonusu Kıbrıslıtürk arkadaşım benimle birlikte Kasım 1973’te Yunan Büyükelçiliği dışındaki bir eyleme katılmıştı, o günlerde Atina’daki Politekniğe askerlerin saldırısını protesto etmekteydik…
Ben daha sonra Bath Üniversitesi’nde doktora yaptım. Bath Üniversitesi’nde de bazı Yunan, Türk ve Kıbrıslıtürk öğrenciler vardı. Sadece birkaç tane Kıbrıslıtürk öğrenci vardı orada… İlginç olan şuydu ki, Yunanlılar’dan çok daha fazla ortak yönümüz vardı Kıbrıslıtürkler’le, böyle hissediyorduk…”

LEYMOSUN’DA YAŞANANLAR…
Kıbrıslıtürk arkadaşını hiç unutmamış olan sözkonusu Kıbrıslırum, devamla Leymosun’da yaşananlar hakkında da iki olayı aktarıyor bize… Şöyle yazıyor:
“Daha fazla vaktinizi almak istemiyorum ancak benim bizzat yaşamış olduğum iki olaydan bahsetmek istiyorum size…
1964 yılında Leymosun’da Ayios Yuannis bizim mahallemizdi ve burada üç çocuğu olan bir Kıbrıslıtürk kadın da yaşamaktaydı… Tüm çevresinde Kıbrıslırumlar yaşıyordu. Sanırım ya dul bir kadındı veya eşinden boşanmıştı ve üç çocuğunu büyütmeye çalışmaktaydı. Bir gece çığlıklar ve bağrışmalar duyduk, ne olup bittiğini görmek için dışarı çıktık. İki “yurtsever” adam, kadının evini yakmaya gelmişti. Pratikte tüm mahalleliler sokağa dökülerek bu iki adamı yapmaya çalıştıkları şey yüzünden öyle bir utandırmışlardı ki, bu iki şahıs oradan ayrılmıştı…
Yaşadığım ikinci olay ise savaş esnasında meydana geldi. Teyzem ve vaftiz annem de yine Ayios Yuannis mahallesinde fakat Kıbrıslıtürkler’in bölgesine daha yakın bir noktada yaşamaktaydı. Evinin hemen yanında dört çocuklu bir Kıbrıslıtürk aile yaşıyordu, 3 ergen genç kız ve bir de genç oğlan çocuğuydu bu dört çocuk. Tüm çevrelerinde Kıbrıslırumlar’ın evleri vardı. 20 Temmuz’da işgal başladığında bu Kıbrıslıtürk aile paniğe kapıldı, nereye gideceklerini bilmiyorlar ve korkuyorlardı. Teyzem onları gözetti ve evde kalmalarını söyledi. Sonra da karanlık basında, onları alıp kendi evine götürdü. Evin arka kısmında iki odası vardı. Bu Kıbrıslıtürk aile on gün boyunca bu iki odada saklandılar… EOKA’cılar gelip onları arıyordu ancak kimse bu Kıbrılsıtürkler’in nereye gittiğini bilmiyordu. Ortalık sakinleşince, eniştem gidip Birleşmiş Milletler’den bazı yetkililer buldu, onlar da gelip, bu Kıbrıslıtürk aileyi oradan çıkardılar.
Barikatlar açıldıktan hemen sonra, artık birer yetişkin olan o dört çocuk Leymosun’a geldiler, teyzemin önünde eğilip ayaklarını öptüler… Ne yazık ki ana-babaları artık vefat etmişti…”
Sözkonusu Kıbrıslırum’a (adı yanımızda mahfuz) paylaştıkları için çok teşekkür ediyoruz.
1970’li yıllarda University Collage London’da öğrenim görmüş olan Kıbrıslıtürk arkadaşını bulmamıza lütfen okurlarımız olarak yardımcı olunuz. İsimli veya isimsiz olarak beni 0542 853 8436 numaralı cep telefonumdan arayabilirsiniz…

Banksy'nin bir sokak resmi...

“Sıfırdan başlamaktan bile zor: Gazze yeniden nasıl inşa edilecek?”

Paul Brown, Kayleen Devlin, Erwan Rivault, Barbara Metzler/BBC

Ateşkesin ardından binlerce Gazzeli geri dönerken, birçoğu evlerinin harabeye çevrildiğini biliyor.
Gazze'de normal hayata dönüş için gereken evlerin, işyerlerinin ve tüm kurumlar ile hizmetlerin yeniden inşa edilmesi süreci her açıdan göz korkutucu.
BM, hasarın 70 milyar dolara ulaştığını tahmin ediyor.
Londra'daki King's College'dan Ortadoğu güvenlik uzmanı Prof. Andreas Krieg "Sıfırdan başlamaktan da daha kötü. Burada kum üzerinde değil, enkaz yığınlarıyla başlıyorsunuz" diyor.
BM Kalkınma Programı Filistin Özel Temsilcisi Jaco Cilliers, Gazze Şeridi'ndeki yıkım oranının "şu anda % 84 civarında olduğunu, Gazze'nin bazı bölgelerinde, örneğin Gazze Şehri'nde ise % 92'ye kadar çıktığını"........

© Yeni Düzen