Türk Yerleşimci Kolonyalizmi’nin yaşandığı Gıbrıs’ın kuzeyinde soñ zamanlarda ciddi dönüşümler söz konusudur. Biz ne yaşarıg? Gıbrıs’ın kuzeyinde neler oldu ve neler olmagdadır? Bu yapısal dönüşümü tarihsel sürec içinde nasıl anlamlandırmalıyıg? Marksist bakış açısıynan, eleştirel bir yaglaşımla içinden geçdiyimiz süreci nasıl okuyabilirig, gibi soruları gündeme getirmeg lazımdır. Bu metinde ortaya goyduyum fikirleri ve tarihsel bilgileri yazdığım farglı metinlerde ortaya koydum. Bu inşa sürecini genel bir persbegdifden tanımlayabilmeg, süreçleri tahlil edebilmeg ve nereye giddiyimizi görebilmeg adına böyle bir metin yazmaya garar verdim. Bu metin taslag bir metin olarag okuyucuya sunulmagdadır. Okuyucuların desdeyinan geliştirme arzusu içindedir.
Türkiye, 20 Temmuz 1974 yılında “Atilla Operasyonu” kod adıyla yaglaşıg 40 000 gişilig asgeri gücüynan Gıbrıs Cumhuriyeti’nin 6’sını işgal eddi. Türgce gonuşan Gıbrıslılar arasında bu işgal operasyonu “Atilla Operasyonu” olarag anılmaz. Türkiye Cumhuriyeti bu operasyona neden “Atilla” ismini goydu? Atilla eñ önemli Hun imparatorlarından biridir. Atilla, Batı Asya'yı ve Orta Avrupayı fededen Hun imparatorudur. Atilla’nın kelime anlamı “kahraman, savaşçı” demegdir. Atilla isminin tarihsel referansı Türglerin Gıbrıs’a hangı niyetinan geldiglernin da göstergesidir.
1.Türk Yerleşimci Kolonyalizmin Kuruluş Aşaması, 1.Dönem 1975-1983
1975 yılında Kıbrıs Türk Federe Devleti ilan edildi. Federe devleti anayasasıyla vatandaşlıg “Türk”lüg üzerinden ifade edildi. Bu şekilde Türk ırkının üsdünlüyü üzerine gurulu kurumsal bir apartheid rejimi ilan edildi. Gıbrıs’ın kuzeyinde Türg olmayan bütün ednig gurublar kurumsal ırgcılığa uğradı. 1975 yılında binlerce Rumca gonuşan Gıbrıslı hala taha Gıbrıs’ın kuzeyindeydi. Örgüdlenme hakkı, mülkiyet hakkı, örgüd gurma haggı, eyitim, sağlıg, düşünce ve ifade özgürlüyü gibi her şey Türg vatandaşlarıyla sınırlandırıldı. Devletin bayrağı Türk bayrağıydı. Rumca gonuşan Gıbrıslı işçi, orta ve yukarı sınıflar Gıbrıs’ın kuzeyinde imha edildi. Ednig temizliye maruz galdılar. 200.000’e yakın Gıbrıslı kuzeyden güneye sürüldü. Türk ordusu işçi sınıfının örgüdlerni ortadan galdırdı. Yukarı sınıfın fabrikalarnın ve kamu teşebbüslerinin denetimini ele geçirdi. İşgal ordusu üretim araçlarnın mülkiyetine el goydu. Yeni bir sınıflı toblum yaradmag, üretim araçlarnın işledilmesi adına Kıbrıs Cumhuriyeti’nin denetiminde olan fabrikalar, “Kamu İktisadi Teşebbüsleri” adı altında işletilmeye başlanıldı. Bu fabrikalara Türgce gonuşan Gıbrıslılar istihdam edildi. Bu fabrikalara ve bunun yanında turizm ve tarım alanlarına işçi gücü olarag Türkiye’den binlerce yerleşig daşındı. İmha edilen sınıfların yerine yenñi sınıflar inşa edildi.Rumca gonuşan Gıbrıslıların sendikal faaliyedleri durduruldu. Yerine Türglüg sözleşmesi çerçevesinde yenñi sendikalar gurulmasına izin verildi.Kıbrıs Cumhuriyeti’ne aid Akanthou (Tatlısu), Ammochostos (Mağusa), Karavas (Alsancak), Kyrenia (Girne), Kytrenia (Değirmenlik), Lapithos (Lapta), Lefkonikon (Geçitkale), Lysi (Akdoğan) ve Morphou (Güzelyurt) belediyelerine el gonuldu. Yerel yönetimler Türgleşdirildi.1974 öncesi Türgce gonuşan Gıbrıslıların kövlernin ismi deyişdirilirkana, 1974’den soğra Rumca gonuşan Gıbrıslılardan arındırılan yaglaşıg 204 kövün ismi deyişdirildi. Bunun yanında sokag isimleri, dügyan isimleri, okul isimleri yani Rumca olan bütün isimler imha edildi. Yerine Türgce isimler gonuldu.Yaglaşıg 520 kilise, şapel, küçük tapınak, manastır ve diğer dini mekanlar kuzeyde Türkiye'nin kontrolüne geçdi. 70 kilise camiye dönüştürüldü. Bir kısmı ordunun asgeri........
© Yeni Düzen