menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hükümetin değiştirmek istediği konsolideli eşelmobil sistemi satın alma gücünü çok mu koruyor!

3 1
08.01.2025

Mevcut sistem bile korumazken hükümet süreyi 4 aydan 6 aya çıkarırken konsolide işlemini de kaldırmayı amaçlamaktadır.

Bu ülkede ekonomik açıdan en büyük sıkıntıyı çeken kesim özel sektörde çalışan ve neredeyse `-70'nin aylık ücreti Asgari ücret veya -20 üzerinde ücret alan ücretli kesimin olduğu aşikardır. Bunun aksini de bu ülkede kimse iddia edemez.

Diğer taraftan ise kimse kusura bakmasın ama oluşturulan veya oluşturulmak istenen algı da bu ülkenin tabiri caizse kaymağını kamu çalışanları ve kamudan emekli olan kesimlerin yediği algısıdır. Kanaatimce bunun nedeni esasen kamudaki maaş ve çalışma koşullarının daha iyi olmasının ötesinde kamuya münhalsiz sınavsız istihdamlardır. Yani tüm kamu görevlilerine tabiri caizse kamuya arka kapıdan girdi gözüyle bakılmaktadır. Oysa tüm istihdamlar ihtiyaca göre ilan edilen münhaller ve sınavlarla olsa tepki bu kadar olmayacaktır. Çünkü vatandaş olan herkes daha iyi koşullara sahip olmak isterse çalışıp kamuya girme imkanına sahip olacaktır.

Geliri sadece ücret olan çalışan ve emeklilerin başta seyrüsefer, akaryakıttan alınan vergiler vd. harçları işletme sahibi olmadıkları için gider olarak gösteremediklerini ancak işletmelerin bu tip giderlerini de doğal olarak gider gösterdikleri yani maliyet unsuru olarak sattıkları mal/hizmetleri fiyatlandırırken dikkate aldıkları da bilinen bir durumdur.

Ülkenin ekonomisinin kötü olmasına en büyük neden kamu ve kamunun büyüklüğü gösterilmektedir. Kamunun büyüklüğü kamu maliyesinin elde ettiği gelirlerden büyük pay aldığı doğru olmakla beraber bu durum geceden sabaha olmadı. Uzun yılların birikimidir. Ancak ne yazık ki ülke ekonomisinde bir kriz olsa suçlu ayağa kalk misali kamu çalışanları ve kamu üzerinden ödenen maaş nitelikli transfer harcamaları havada uçuşmaktadır. Bu görüşü kimi zaman açıkça kimi zamanda çaktırmadan yapan/yapmak isteyen ekonomik örgütlerimizin olduğunu üzülerek ifade etmek zorundayım.

Örneğin hükümetin hangi akla hizmet ederse yapmış olduğu ve toplumun her kesiminden gelen tepkiler sonrası 24 sonra geri çekmiş olduğu KDV artışlarına yönelik ki kamu sendikaları da bir sivil toplum örgütü olarak en doğal hakkı olan üyelerinin çıkar ve menfaatlerini korumak için öne çıkan 2 konu (Eşelmobil sistemindeki değişiklik ve TİS'e müdahale içeren yasa tasarıları) yanında getirilmek istenen KDV artışları içinde sert tepki gösterip 2 günlük genel greve gittiler.

Aynı konuda yani KDV artışlarına yönelik tepki koyma adına ülkenin en büyük örgütlerinden biri ise yapmış olduğu yazılı açıklamasında,

''Yeni vergi zamları, KKTC hükümetinin kamuya yaptığı maaş artışlarının bedelini halka ödetmek yolunu seçtiğini gösteriyor.''

Gibi kanaatimce çok talihsiz bir açıklama yapmıştır.

Çünkü yazının konusu olan eşelmobil maaş artışı değildir.

Güya bu sisteme tabi olan kamu çalışanlarının, kamu/sigorta emeklilerinin satın alma gücü eşelmobille korunuyor.

Sistemin amacı bu olmakla birlikte, yüksek enflasyonist ortamda ve artışların maaşlara yansıtıldığı sürelerin uzadığı dönemlerde amacından uzaklaşmakta yani korumamaktadır.

İlgili açıklamayı yapan odamız aynı açıklamasında hükümete yönelik

''İşletmelerin gelirleri ile birlikte çalışanların gelirlerini de en az enflasyon oranında artırmanın yollarını bulmaktır.'' demektedir.

Açıklamadaki bu 2. tespitlerine aynen katıldığımı söylemek isterim. Ancak bir şartla üyelerinin piyasaya sundukları mal/hizmetlerin satış fiyatları belirlenirken Güneyle rekabet edebilirliklerinin devamı için kar marjlarında lütfen birazcık insaflı davransınlar. Her vesileyle kur artışlarını ve özellikle Asgari Ücret artışlarını gerekçe göstermesinler.

Evet özellikle emek yoğun işletmelerde ücretler bir maliyet unsurudur. Ama bu noktada doğru işlem yapan işletmeleri........

© Yeni Düzen