menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ey Türk titre ve kendine gel!

11 0
07.11.2024

Osmanlı’nın son dönemlerinde İttihat Terakkinin mensuplarını kafakola alarak güya aydınlanmacı hareketi Türk topraklarına getireceklerine inandıran bu haçlı-siyon takımı ile bizim münevverlerimiz büyük bir gafletin içine düşmüşlerdir. Kuşkusuz Cumhuriyet kurulduktan sonra da haçlının en büyük emeli Türkiye’yi parçalamak ve bölmek olmuştur. Milli duruşu ile Toprak Ana ismine layık görülen ve kalemi ile şuursuzluğu vatana ihanetle eş tutan Samiha Ayverdi, 1969 yılındaki bir konferansta turizm safsatasıyla bilhassa İzmir, Efes, Selçuk gibi illerimizde nasıl bir oyun oynandığını anlatmıştır. Kendi inanmadıkları hikâyeye bizi inandırarak Selçuk ilçesinde Hz. Meryem’in metfun olduğuna dair uydurdukları mitolojye kanmamızı kolaylıkla gerçekleştirmişlerdir. O yıllarda turizm kılıfıyla uydurulmuş ve bu vesile ile de Hristiyan dünyadan maddi yardımlar alınmış kilise ihya edilmiş ve ayinler düzenlenmiş. Tüm bunlar yapılırken adı Türk olan güya bizim yerel yöneticiler de bu işin piyonu olmuşlardır. Aslında bu bir uç örnek gibi görülse de Samiha Ayverdi’nin dediğini anlamakta güçlük çekenler için şunu açıklamak isteriz. Daha düne kadar bir türbemize dahi sahip çıkamazken Balkanlardaki bütün Osmanlı eserlerini ahır, meyhane yapan Avrupa zihniyetinin yanında biz neden batının uydurduğu hikayelerde onların inşa ettiği birtakım tapınakların figüranı olmuşuz? Sadece Balkanlardaki tarihi yapıtlar mı? Öyle olmadığını biliyoruz.

Filistin meselesi

Ayverdi şunun altını kalın çizgilerle çizmektedir; İsrailoğulları, 2.Abdülhamit devrinde Filistin üzerinde birleştikleri emel ve isteklerini özellikle Türk aydınını kendine kazanmakla, padişahın Filistin’i korumakla etrafına çevirdiği çemberi kendi lehine açarak aslında bugün Filistin’de yaşadıklarımıza sebep olmuşlardır. Bunu da kendilerini padişahın karşısında ilerici olarak görmekle övünen birtakım zihniyetler yapmıştır. Meşrutiyet dönemini incelediğimizde Osmanlı aydınının içinde Siyonizm yer etmeye başlamış ve kabul görmüş bir hareket olduğunu anlıyoruz. Siyonizm için bir parantez daha açarak buraya şunu yazmak zorundayım. Siyonizm ideolojisi, modern görünüşlü ve milliyetçi yapısı ile Yahudi halkının diğer halklarla bir arada yaşamasının mümkün........

© Yeni Birlik


Get it on Google Play