Mantık hatâları (2)
Uygun kelime kullanmamak, aynı zamanda mantık hatasını da netice vermektedir:
* “Çok sevinçliydi. Adeta etekleri tutuşmuştu.”
Etekleri zil çalsa, tutuşmazdı böyle!
* “Yazar, gelecekle ilgili anılarını yazacakmış.”
Mâziyle ilgili hâtıraları dedem de yazar, mârifet istikbaldekini önceden yazabilmek!
* “İkinci Dünya Savaşı’nın sonuçları üzerine Atatürk şöyle der:”
Yazar, Cihan Harplerinin sırasını karıştırmış veya ilkokuldan bu yana “Atam sen ölmedin.” terânelerinin tesirinden kendini el’an kurtaramamış.
* “Müslümanlar, Fatihlerin ve Yavuzların torunları olarak kendine gelmeli.”
Tamam, kimi filmlerde Osmanlı sultanlarını ömürleri haremde geçmiş insanlar olarak gösterme gayretine şahit oluyoruz ama, bütün Müslümanların, Fatih ve Yavuzların sulbünden geldiğini sanmak da fazla mübalağa!
* “Yarının mutlu günlerine özlem duyuyorum.”
Kalp gözü açıkmış desek kesmez; ilm-i ledun sahibi olmalı zât-ı muhterem.
* “Yaramazlıklarıyla öğretmenin gözüne giriverdi.”
Göze batmak iyi bir şey değildir; usulca süzülüvereceksin böyle gözden içeri.
* “Öldüğü günden beri onu görmedim.”
Çok vefasız mevtaymış. İnsan arada bir........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d