menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Kürt meselesi”ne Türk-Kürt kafasıyla bakmıyoruz

15 3
17.11.2025

İnsanların hür ve serbest şekilde farklı görüşlere sahip olması gayet normal bir durumdur. İfade hürriyeti ise temel insan haklarındandır.

Farklı görüşlerin serbest olarak serd edilebilmesi, aynı zamanda hürriyet ve demokrasinin de bir gereğidir, hatta erdemidir denilebilir.

Ayrıca, kimsenin kimseyi baskılamaması, mobbing uygulamaması, dayatmada bulunmaması, bir “dâr-ı tecrübe ve imtihan” yeri olan şu dünya hayatının şartıdır, gereğidir, lâzımıdır…

«

Bu zamanda fert, aile ve cemiyeti alâkadar eden meselelere dair temel ölçüleri, biz Nur Risalelerinden alıyoruz.

Bu yaklaşım tarzına karşı tenkit ve itirazda bulunacaklar olanlar için şunu hemen ifade edelim ki: Baştan sona ayet ve hadis yorumu olan Risale-i Nur, hiç şüphesiz Kur’ân’ın malıdır. Aynı zamanda Kur’ân’ın hakikî ve hikmetli bir tefsiridir. Bir peygamber varisi olan Bediüzzaman Said Nursî de, tavzif edildiği bu hizmette bir vesiledir, bir vasıtadır. Kendi ifadesi ile “Üzümün kuru çubuğu hükmündeyim” diyor.

Bu hatırlatmalardan sonra, güncel bir konuya şöylece geçiş yapabiliriz:

Kırk yılı aşkın süredir kardeş kanının akıtıldığı 85........

© Yeni Asya