Sağlıklı hayat prensipleri -10
Bu yükselişin temel faktörlerinden en önemlisi, kendi bilgi eksikliğimiz sonucu, düşünemediğimiz ve hiç de önemsemediğimiz yanlış uygulamalarımızdır. Bunların temelinde, çoğu zaman gelenek ve görenek yatmaktadır. Oysa sağlığımızı koruyabilme gayesiyle, bu yanlış uygulamaların engellenerek, daha faydalı hale getirilebilmesi için yeniden gözden geçirilmeleri, hayatî önemde acil bir durum haline gelmiştir. Zîrâ sağlıklı yaşayabilmenin temelinde doğru beslenme prensiplerine uyulması esastır.
Zamanımızda beslenmeyi olumsuz etkileyen kimyasal katkılı ultra-işlenmiş gıdalar, yapay tatlandırıcı ve renklendirici emülgatör maddeler yüklenmiş yiyeceklerin rastgele tüketilmeleri, zaman içinde, çözümü zor problemlere yol açmaktadır. Bunların önüne geçebilmenin önemli bir prensibi de, gıdayı bir ilâç olduğu kadar, birçok hastalığın kaynağı olarak da görmekten geçiyor. Toplumsal hayatın değişik alanlarında uygulanan çeşitli etkinliklerdeki yanlışlıklar, uzun süre devam ettirildiğinde, kronik hastalıklara sebep olacağı, klinik araştırmalarla gösterilmiştir. Sosyal hayattan örnekler verecek olursak: Şekerli gıdaların, her vesile ile bol miktarda tüketilmeleri diyabet hastalığı, kalp-damar hastalıkları ve çeşitli fizyolojik bozukluklara yol açacağı gerçeğidir. Bayramlarda şeker ve unlu tatlılar, mevlidlerde lokum, çörek, hatta gıda değeri olmayan ve katkı maddeleriyle lezzet katılmış gofretler, kolalı içecekler ikram edilmektedir. En gösterişli ikramlardan birisi olan lokma dökme olayında, çoluk........
© Yeni Asya
