menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Başlarımız dik durmalı

10 1
30.01.2025

Hayatını sürdürme ve inancını yaşayabilme ise, insanın en başta gelen temel hürriyet hakkıdır. Fikir, düşüncenin mahsulü; düşünmek ise insan olmanın gereğidir. Manası siyasî tariflere sığmayacak kadar büyüktür hürriyetin.

Bayrağın serbestçe dalgalanabilmesi, ibadetin serbest bir şekilde yapılabilmesi; vatanında her türlü düşman endişesinden uzak olarak yaşayan insanların “Göğsünü gere gere ben Müslümanım diyebilmesi”, hürriyetin ta kendisidir.

Kayıt altında bulunmak, istibdada maruz kalmak; yani hak hukuk tanımaz bir anlayışla, gerek fiilî ve gerekse psikolojik zulmün; neticeten, baskı ve keyfî idare biçiminin hürriyetle bağdaşması mümkün değildir.

Hayat ile hürriyet, bir manada birbirine müsâvi.

Hürriyeti hayatının “en esaslı düsturu”1 olarak ifade eden Bediüzzaman, “Ben ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam”2 diyerek hürriyetin insan hayatındaki yerini dikkat çekiyor.

Bedeli kanlarla, canlarla ödenen; buna karşılık ise, hiçbir değer takdir edilemeyecek olan........

© Yeni Asya