menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye bir belediye başkanının hezeyanlarına katlanmak zorunda mı?

22 1
27.01.2025

Türkiye bir belediye başkanının hezeyanlarına katlanmak zorunda mı?

Muhammet Kutlu

Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocak 2025 günü çıkan yangında 78 kişinin feci şekilde can vermesi, 51 kişinin de yaralanması hepimizi derinden sarstı.

Olayla ilgili ihmali bulunan 15 kişinin gözaltına alınarak tutuklandığı, soruşturmanın sürdüğü belirtiliyor.

Ancak Türkiye, bu acı olayın üzüntüsünü, yasını yaşarken, bir de CHP’li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın, daha yangının devam ettiği sırada “Otel bizim yetki alanımızda değil, Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkili” sözleriyle başlattığı tartışmalarla meşgul olmak zorunda bırakılıyor.

Denetimlerin İtfaiye'nin yetkisinde olduğunu söyleyen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Otelin 2021 ve 2024 yıllarında yapılan sınıflandırma denetimleri sırasında yangın yeterlilik ve işyeri açma ruhsatları talep edildi. Yangın yeterlilik ruhsatı mevcut. Bu yetki de İtfaiye'de bulunuyor. Düzenli denetimlerin de İtfaiye tarafından yapılması gerekiyor. İtfaiye tarafından bir kusur bulunmamış” açıklamasında bulundu. Ancak kanal kanal dolaşan Tanju Özcan, iddialarında ısrar etti.

Oysa, “Otel bizim yetki alanımızda değil” diyen Tanju Özcan’ın, Bolu Belediye Meclisi’ne sunduğu 2023 yılı faaliyet raporunda konaklama tesislerinin yangın güvenliği bakımından denetlendiğine dair ibarenin yer aldığı ortaya çıktı. Bolu Belediyesi İtfaiyesi'nin 2024 yılında söz konusu otelde denetim yaptığı ve otel bünyesindeki 70 metrekarelik kafeterya bölümüne “yangın yeterlilik belgesi” verdiğinin ortaya çıkmasıyla birlikte ise Başkan Özcan'ın yaptığı liyakatsiz atama yeniden gündem oldu.

Özcan'ın, Bolu İtfaiye Müdürlüğü'nü, Belediye Başkan Yardımcısı olarak atadığı dayısının oğlu Sedat Gülener'e bağladığı ortaya çıktı. Tanju Özcan, dayısının oğlu Gülener'i Belediye Başkan Yardımcısı olarak atamasını, “Sedat Gülener, benim dayımın oğlu. Bu doğru bunu bütün Bolu biliyor. O göreve getirilmesinde benim dayımın oğlu olmasının bir alakası yok” sözleriyle savunmuştu.

Ardından otel yönetiminin, 2024 Aralık ayında yangın yeterlilik belgesi için Bolu Belediyesi İtfaiyesi’ne başvuruda bulunduğu, denetlemede bulunan İtfaiye ekiplerinin 8 eksik tespit ederek otel yönetimini uyarması üzerine, onların da başvurularını geri çekip, otel bünyesindeki 70 metrekarelik kafe/restoran bölümü için başvurduğu, bu bölüme ise belgenin verildiği ortaya çıktı.

Türkiye'nin yüreğini yakan felaketten kendini sıyırma derdine düşen CHP'li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, “Otelin yangın merdiveninin olup olmadığını bilmiyorum. Burası bakanlık ruhsatlı. Ruhsatını bizden almadığı için bilmiyoruz” açıklamasıyla sorumluluğu üzerinden atmaya çalıştı.

Özcan bir de üste çıkmak için Akit’in “Bolu'da mültecilerle uğraşacağınıza otelleri teftiş etseydiniz yarıyıl tatilinde ailecek tatile giden vatandaşlarımız bugün bu dehşeti yaşamayacaktı” haberini hedef alarak, “Bunlar insanlıktan nasibini almamışlar” diye hakaretler savurdu.

Manşetlerin Dili programında Tanju Özcan'ın hezeyanlarını değerlendiren Yeni Akit Gazetesi yazarı Ali İhsan Karahasanoğlu: “Vurdumduymazlığı görüyor musunuz? Resmen gözümüzün içine baka baka........

© Yeni Akit


Get it on Google Play