Karanlık dehlizde iz sürmek
Karanlık dehlizde iz sürmek
LATİF ERDOĞAN
Bir vakıa-yı hayaliye: “Kendimi bir sahray-ı azimede görüyorum. Bütün zeminin yüzünü karanlıklı, sıkıcı ve boğucu bir bulut tabakası kaplamış. Ne nesim var, ne ziya, ne ab-ı hayat… hiçbirisi bulunmuyor.
Her tarafın canavarlar, muzır ve muhavviş mahluklarla dolu olduğunu tevehhüm ettim. Kalbime geldi ki: Şu zeminin öteki tarafında ziya, nesim, ab-ı hayat var. Oraya geçmek lazım. Baktım ki, ihtiyarsız sevk olunuyorum. Zeminin içinde tünelvari bir mağaraya sokuldum. Gitgide zeminin içinde seyahat ettim.
Bakıyorum ki benden evvel o tahte’el arz (yer altı) yolda çok kimseler gitmişler. Her tarafta boğulup kalmışlar. Onların ayak izlerini görüyordum. Bazılarının bir zaman seslerini işitiyordum. Sonra sesleri kesiliyordu.”
Bediüzzaman Hazretleri, vaka-yı hayaliye anlatımını burada keserek bizi meraktan kurtarır, gördüklerini şöyle yorumlar: “O zemin, tabiattır, felse-i tabiiyedir. Tünel ise ehl-i felsefenin efkarı ile hakikate yol açmak için açtıkları meslektir. Gördüğüm ayak izleri Eflatun ve Aristo gibi meşahirlerindir. İşittiğim sesler, İbn-i Sina ve Farabi gibi dâhilerindir. Evet, İbn-i Sina’nın bazı sözlerini, kanunlarını bazı yerlerde görüyordum. Sonra bütün bütün kesiliyordu. Daha ileri gidememiş, demek ki........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d