Kuruluşunun 180. yılında Gündüz Alp’ten günümüze polis teşkilatı (10 Nisan 1845)
Kuruluşunun 180. yılında Gündüz Alp’ten günümüze polis teşkilatı (10 Nisan 1845)
HALİT KANAK
Fahreddin lakaplı Osman Bey 1281 yılında kurduğu Osmanlı Beyliğini (resmî tarih 1299’dur) daha da geliştirmek için giriştiği fetih hareketlerine, Selçuklu Hükümdârı Sûltân II. Mesud’un 1288’de Eskişehir’i kendisine vermesini fırsat bilerek, 1291 yılında fethettiği Karacahisar’ı da dâhil eder. Karacahisar Eskişehir’e sadece 7 km. mesâfede Eskişehir’in güneybatısında stratejik konuma sahip önemli bir yerdir.
Karacahisar fethedildikten hemen sonra Osman Bey, oğlu Orhan Bey’i buraya yönetici olarak atar. Ancak oğlunu yalnız bırakmaz. Yanına kadı olarak büyük âlim ve tasavvuf ehli Dursun Fakıh’ı, Karacahisar’ın güvenliğini düzeni koruyup kollaması için de Gündüz Alp’i Subaşı olarak atar. Hemen akabinde de Karacahisar’ın yanıbaşındaki Karacaşehir’e Türkleri yerleştirir.
Osmanlı da ilk Subaşı olarak atanan Gündüz Alp derhal kalenin, şehrin ve bölgenin güvenliği için ilk güvenlik teşkilâtını kurar. Böylece ilk polis teşkilâtının da temelleri atılmış olur. Buradan İçişleri Bakanlığımıza ve Emniyet Genel Müdürlüğümüze, polis teşkilâtımızın kuruluş tarihinin 1845’ten 1291’e çekerek, revize edilmesi şeklinde bir teklifimiz olacaktır.
Mâdem 1845 olarak Osmanlı dönemi baz alınmıştır. (Türk tarihinde Subaşılar hep var olmuştu. Selçuklu Devletine ismini veren Selçuk Bey de bir Subaşı’dır) O halde Osmanlı da Karacahisar’da ilk kurulan güvenlik ve asayiş teşkilâtı ve o sistemi kuran ilk Subaşı Gündüz Alp’in görevlendirildiği tarih baz alınarak polis teşkilâtımızın kuruluş yılı 10 Nisan 1291 olarak revize edilebilir. Tıpkı Kara Kuvvetleri Komutanlığımızın kuruluş tarihinin milattan önce (M.Ö.) 209 yılına çekilerek revize edildiği gibi.
Osmanlılarda subaşının görev ve yetkileri kanunnâme ve yasaknâmelerle belirlenmişti. Subaşı önce suçluyu arayıp bulur, adalet huzuruna götürürdü. 1487’de yapılan bir düzenleme ile subaşılar doğrudan asayiş işlerine yönlendirilmiştir. Subaşının protokoldeki yeri sancak beyi ve kadıdan sonra gelmektedir. Bursa ve Edirne Subaşıları genelde İstanbul Subaşısı olarak Sadrâzâm tarafından tayin edilirdi. Taşrada Subaşıları tayin yetkisi ise Beylerbeyi ve Sancakbeylerindeydi. Taşrada görevli Subaşılar inzibat işleri yanında ticaret işlerine de karışabiliyordu.
CUMHURİYET DÖNEMİNDE POLİS
Ankara’da Milli Hükümetin Emniyet-i Umûmiyesi, Osmanlı döneminde Erzurum, Bitlis ve Adana Emniyet Müdürlüğüde yapan Erzurum Milletvekili Durak Bey tarafından 1920 de teşkilatlandırılmaya başlandı. Önce Abdullah Naci Bey, onun Trabzon Valiliğine atanmasının ardından 1923 yılında Halit Bey Emniyet Genel Müdürlüğü yapar.
1923 yılında Türkiye genelinde durum şu şekilde idi. Ankara, Antalya, Adana, Samsun, Trabzon, Konya, Kastamonu, Sivas, Erzurum, Kars, Eskişehir, Elazığ, Zonguldak ve İzmit illerinin polis teşkilatları emniyet müdürleri tarafından yönetilirken; Kayseri, Diyarbakır, Sinop, Gaziantep, Bitlis, Yozgat, Amasya, Tokat, Bolu, Afyonkarahisar, Malatya, Menteşe (Muğla), Urfa, Ertuğrul (Bilecik) illeri birer başkomiser; diğer illerde ise komiser ve komiser muavinleri tarafından yönetilmekteydi.
Ancak o yıllarda çok az ilimizde müdür vardı. Geri kalan yerlerde emniyetimiz komiser ve komiser yardımcılarının yönetimindeydi. İlerleyen yıllarda polis teşkilâtında memur ve müdürlerin sayısı artsa da fiziki şartlar çok iyileştirilemedi. Hele de anarşik olayların kargaşaya dönüştüğü 1969’dan 1980 Eylül’üne kadar yaşanan sürede polis teşkilâtı da çok yıpratılmıştı.
O dönemin........
© Yeni Akit
