Dünya yanarken, bizim solcuların gündemi!
Dünya yanarken, bizim solcuların gündemi!
Ali Karahasanoğlu
Dünyanın gündemi ne, bizim entel dantel takımımızın gündemi ne?
Kandırdıkları üniversiteli öğrencileri polisle çatıştırır, sonra da elinde küçük bir çizik oluştuğunda, 20 tane ana manşet haberinin 18’ini buna hasreden, sözümona hümanist, özgürlükten yana, yaşam hakkına azami değer veren T24 sitesinden bir örnek..
Yazarlarının tek tek başlıklarını alıp size aktarayım..
Gazze’deki çocukların öldürülmesini bir kenara bıraktık.
Hastanelerin bombalanmasını çadırların yıkılmasını bir kenara bıraktık.
İsrail’den yüzlerce kilometre uzaklıktaki, İran’da bile bombalar patlatan, insanları gece uykularında bombalayan terör devletinin vahşiliğini yaşadığımız konjonktürde..
İran’da bombalanan tesislerden birisinde nükleer sızıntı olduğu iddia edildiği bir süreçte.
Bakın bizim solcuların gündemlerinde ne varmış..
Serdar Gündoğ yazıyor:
“Bir babalar günü öyküsü; Muhtar İsmail...”
Doğru, babalar günüydü, dün.
Ama sonuçta 40 yıl önceki hatıraları yazana kadar bugünkü öldürülen babaları, yaşadığına pişman edilen gözü önünde bebeleri topluca katledilen babaları yazmamız gerekmez miydi?
T24’ün diğer yazarlarına geçtiğimizde Serdar Gündoğ’u çok arayacağız.
Burak Soyer yazıyor: “Son Kalanlar: ‘Sonunda Uyandım’, aslında her gün içimizde yaşadığımız bir varoluş mücadelesi, tanıdık bir hikâye”..
Şaka yapmıyorum, Türkiye’de yayınlanan ve temel hak ve özgürlükleri incelediğini iddia eden bir internet sitesi, üçüncü Dünya Savaşı’nın eşiğinde olduğumuz iddia edilen İran-İsrail Savaşı’nın ortasında, “alternatif rock grubu”nu yazıyor.
Ben ne anlarım İsrail’den, ben ne bilirim İran’ın vurulmasından diyebilirler.
Burak Soyer yazar ama, T24’ün de çok bilmiş yöneticileri, “arkadaş bugünkü mevzu bu değil” diyebilirlerdi.
Yazıyor yazıyor, Ekrem’in fonladığı internet siteleri dünya gündemindeki konuları yazıyor..
Bu kapsamda, Talat Çiftçi yazmış: “Medeniyet Pentatlonu: ABD–Çin soğuk yarışı”..
Yok yok, “ABD–Çin soğuk yarışı” ile başlayıp İsrail İran savaşına konuyu getirmemiş.
Aşıdan başlamış iklim tartışmalarından çıkmış.
Yeşili düşünmüş de, insanı düşünememiş. Ölen bebeleri, vurulan nükleer tesislerdeki radyasyon sızıntısıyla ölebilecek insanları gündeme taşıyanmış.
“Hah şimdi Ozancan Özdemir solcuların namusunu kurtarır” diyeceksiniz ama.
Önemli bir konuya değinmiş olsa da, yazısının başlığı ne Gazze’de ölen çocuklar, ne de binlerce kilometre öteden terörist İsrail’in İran’ı vurmaya kalkışması.
Ozancan Özdemir’in konusu, “Eğitimde yapay zekâ: Devrim mi, yoksa büyük bir aldatmaca mı?”
Bu arkadaşlar bize, Deniz Gezmiş üzerinden, Amerikan emperyalizmini kınadıklarının propagandasını yapıyorlar.
Amerikan emperyalizmini kınamak istiyorsanız buyrun İsrail’in kendisinin sahip olduğu nükleer bombaları görmezden gelip, İran’da olmayan........
© Yeni Akit
