1968’den Bugüne Mücadelenin Sürekliliği
Yeni Yüzyılda Gençlik ve Direniş: 1968’den Bugüne Mücadelenin Sürekliliği
Bir kuşak gelir, dünya yerinden oynar. Sonra başka bir kuşak, o oynamış dünyanın içinden yeni yollar açar. Ancak değişmeyen bir gerçek vardır: Sömürüye, adaletsizliğe ve tahakküme karşı verilen mücadele, her kuşağın tarihsel sorumluluğu ve politik mirası olarak hep boy verir. Gençlik, bu mücadelenin yalnızca bir yaş aralığı değil, toplumsal dönüşümün taşıyıcısı olan devrimci bir özne olarak tarihin Derin’liklerinden Mert’çe sahnedeki yerini alarak büyür.
1968: Bir Kopuş, Bir Uyanış
1968, dünya genelinde yükselen anti-emperyalist, sosyalist ve özgürlükçü hareketlerin simgesel bir yılıdır. Gençliğin, sistemin krizlerine doğrudan müdahale ettiği, taleplerini radikal biçimde ifade ettiği bir tarihsel dönüm noktasıydı. Bu kopuş, sadece siyasal yapılarla değil, günlük yaşamın her yönüyle hesaplaşma çağrısıydı. Fransa, Almanya, Türkiye, Amerika, Küba ve Latin Amerika'da yükselen gençlik hareketleri, kapitalizmin krizlerine karşı alternatif bir toplum tahayyülünü savunarak, geleceği örgütlü bir mücadeleyle inşa etme iradesini ortaya koydu.
Türkiye’de 68 kuşağı, yalnızca bir öğrenci hareketi değil, işçi sınıfı, köylüler, kadınlar ve ezilen halklarla birleşerek büyük bir halk hareketine dönüştü. Mahir Çayan, Deniz Gezmiş, İbrahim Kaypakkaya gibi devrimciler öncülüğünde şekillenen bu kuşak, yalnızca üniversitelerde değil, fabrikalarda, gecekondu mahallelerinde, köy enstitülerinde, meydanlarda ve grev alanlarında da örgütlenerek halk hareketini büyüttü. Okudukları Marksist literatürü sadece entelektüel birikim olarak değil, pratik bir devrimci araç olarak kullanan bu kuşak; eylem ve düşüncenin birliğini temel alarak toplumsal değişim için mücadele etti.
Bugünün Gençliği: Dijital Direniş ve Yeni Mücadele Yolları
21.........
© Yarın Haber
