2025 yılında 1 Mayıs’ı yeniden tanımlamak
Yıldırım Koç yazdı…
1 Mayıs, “işçi sınıfının uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele günü” müdür? Yoksa, “çalışanların birliği, dayanışma ve mücadele günü” müdür, yoksa “işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü” müdür? Yoksa, Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunda 22 Nisan 2009 günü yapılan değişiklikte ifade edildiği gibi, “Emek ve Dayanışma Günü” müdür?
1976, 1977 ve 1978 yıllarında Taksim’deki 1 Mayıs kutlamalarına katıldım. 1984 yılında 1 Mayıs’ı Mamak A Blok 4. Koğuşta sessiz bir toplantıyla kutladık; enternasyonal marşını bilen ve söyleyebilen yalnızca iki kişiydik. 1993 yılında da, Türk-İş Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Sabri Özdeş ile, Türk-İş’in ilk kez İstanbul’da Abide-i Hürriyet meydanında düzenlediği 1 Mayıs mitingi çalışmalarında görev aldım. Daha sonraki yıllarda da 1 Mayıs kutlamalarında bulundum. Bütün bu süreçte, 1 Mayıs’ı, “işçi sınıfının uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele günü” olarak anlattım. Hazırlanmasına katkıda bulunduğum metinlerde, 1 Mayıs’ın bu nitelikleriyle yer almasına çaba gösterdim.
Ancak bugün, “uluslararası” sözcüğünü çıkararak, “İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü” olarak kutlamanın daha doğru olduğunu düşünüyorum.
Bu fark çok mu önemli?
Evet, gerçekten önemli ve hatta çok önemli.
1 Mayıs’ın kabul ediliş öyküsünü tekrarlamayacağım. 1 Mayıs’ı kutlama kararının 1886 yılındaki Şikago olaylarıyla ilgisi alakası bulunmadığını, bunun, daha sonra yaratılan bir efsane olduğunu kaç kez yazdım. 1 Mayıs’ı hâlâ Şikago olaylarıyla bağlantılı olarak ele alanlar varsa, bu hatayı düzeltmeye benim gücüm yetmemiş demektir.
1 Mayıs’ı üç şekilde ele alabilirsiniz.
1 Mayıs’ı, dünyanın bütün ülkelerinin işçi........
© Veryansın TV
