İmralı tutanakları: İhanetin çıplak hali
Eray Çelebi yazdı…
“Öcalan, eski Öcalan değil. Artık özerklik hayali kuramaz.”
“Al-ver süreci yok.”
“Hiçbir pazarlık olmadan PKK silah bırakıyor. Terör örgütü, beyaz bayrak çekiyor.”
Dezenformasyon makinesinin algı çarkı böyle işledi.
Atalarımız ne güzel söylemiş;
“Yalan dört nala gider, gerçek adım adım yürür, fakat gene de vaktinde yetişir.”
4 Ağustos’ta yayımladığımız İmralı tutanakları sonrası, Türk kamuoyu ihanetin çıplak haline tanık oldu.
Öcalan’ın 21 Nisan’da devlet yetkililerinin de olduğu İmralı Heyeti’yle yaptığı görüşmede ‘özerklik’ istediği ortaya çıktı;
“Türkiye federasyondan çok çekiniyor. Bilerek özerklik demiyorum, yerel demokrasi diyorum. Ama bu da dünyanın her tarafında özerkliktir. Seçilen belediye başkanı dışında ayrıca vali yoktur. Yerel polis, yerel yapılar belediyeye bağlıdır. Türkiye’de de böyle bir demokrasi çerçevesi çizeceğiz.”
Bahçeli’nin sürecin mimarı olarak gördüğü, Erdoğan’ın “Her türlü desteği veriyor.” dediği Öcalan, valiliklerin kaldırıldığı, yerel polisin belediyeye bağlı olduğu federatif bir Türkiye hedefini artık gizlemiyor.
“Terör bitiyor” diyenler, sürecin merkezindeki parti liderleri ve satılık kalemler… Türk milletine söyleyeceğiniz yeni yalanları merakla bekliyoruz!
**
‘Terörsüz Türkiye’ dedikleri süreç, ismiyle başlayan, ‘silahlar susturuldu’ zırvasıyla devam eden beceriksiz oyuncuların yer aldığı büyük bir ‘takiye’ tiyatrosundan ibaret. PYD’yi gölgeleyen bir ‘PKK’ planıyla Türkiye’nin burnunun dibine bir terör devleti inşası, Türk askerine dönük saldırılar ve ‘Süleymaniye’de silah bırakıldı’ yalanını gizleme çabalarıyla…
Öcalan’ın 30 Mayıs’ta İmralı heyetiyle yaptığı görüşme, bunun teyidi niteliğinde.
Öcalan açık ve net söylüyor;
“(Silah bırakma) Kongre kararına uyum şeklinde olabilir. Sonra tekrar silahlanırlar. Engelleyen mi var.”
Türk milleti, AKP-MHP ortaklığının kurduğu açılım masasında bizzat PKK elebaşı tarafından........
© Veryansın TV
