Hatay’ın tekrar inşasında yapılanlar, yapılacaklar
6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremler, Hatay’ın fiziki yapısında ve sosyo-ekonomik dokusunda derin tahribatlara yol açmıştır. Ancak tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan bu kadim şehir, karşılaştığı her türlü zorluğa direnç göstermiş ve yeniden ayağa kalkmayı başarmıştır. Günümüzde Hatay, Vali Mustafa Masatlı’nın liderliğinde çok boyutlu bir yeniden yapılanma sürecine girmiş olup, bu süreç yalnızca yıkılan yapıların inşasıyla sınırlı kalmayıp eğitim, sağlık, kentsel dönüşüm ve ekonomik kalkınma gibi alanları da kapsamaktadır. SODİMER olarak deprem bölgesine yönelik 28 etaplık yardım çalışması gerçekleştirdik. Özellikle Hatay, ana çalışma bölgemiz oldu ve gitmediğimiz ilçe kalmadı. Son iki yıldır anma törenlerine katılarak dayanışmamızı sürdürdük. Geçtiğimiz hafta da yaşanan acıları bir kez daha hatırladık. Bu yazımda kentin gelişimine dönük uygulanan politikalar ve stratejiler değerlendirilecektir.
1. Eğitim: Geleceğin Hatay’ını İnşa Etmek
Deprem sonrası yeniden yapılanma sürecinde en kritik alanlardan biri eğitimdir. Afetler, yalnızca fiziksel yıkımlara yol açmakla kalmayıp, eğitim süreçlerini de kesintiye uğratarak öğrencilerin akademik ve psikososyal gelişimlerini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu bağlamda, Hatay’ın yeniden inşa sürecinde eğitim altyapısının güçlendirilmesi ve eğitim hizmetlerinin sürdürülebilir kılınması temel önceliklerden biri haline gelmiştir. Eğitim çalışmaları, yalnızca fiziki altyapının yeniden inşasını değil, aynı zamanda eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanmasını ve öğrencilerin akademik kayıplarının telafi edilmesini de kapsamaktadır.
1.1. Yeni Okulların İnşası ve Mevcut Yapıların Güçlendirilmesi
Depremde yıkılan veya ağır hasar gören eğitim kurumlarının yeniden inşası, sürecin en öncelikli hedeflerinden biri olmuştur. Bu doğrultuda, bölgedeki tüm eğitim yapıları detaylı bir risk analizi ve mühendislik değerlendirmesine tabi tutulmuş, depreme dayanıklı yeni okulların inşası hızlandırılmıştır. Aynı zamanda, hafif ve orta hasarlı binalarda güçlendirme çalışmaları yürütülerek eğitim süreçlerinin kesintisiz devam etmesi sağlanmıştır. Yeni inşa edilen okullar, sadece sismik dayanıklılığı artırılmış yapılar olmakla kalmayıp, modern eğitim teknolojileriyle donatılarak öğrencilere çağdaş öğrenme ortamları sunmayı hedeflemektedir. Bu kapsamda kentte 517 okul bakım onarımdan geçirilmiş, 129 yeni okul inşa edilmiş ve 116 yeni okulun inşası da devam etmektedir. Yapılan çalışmalar tamamlandığında hedef deprem öncesinde 14.700 olan derslik sayısı 16.700 e çıkarılacaktır.
1.2. Mobil ve Geçici Eğitim Alanları
Afet sonrası acil müdahale sürecinde, öğrencilerin eğitimden uzak kalmamaları amacıyla konteyner okullar ve çadır sınıflar oluşturulmuştur. Bu geçici eğitim alanları, temel eğitim faaliyetlerinin sürdürülebilmesini sağlamış ve öğrencilerin psikososyal olarak desteklenmesine katkıda bulunmuştur. Orta ve uzun vadede, bu geçici çözümlerin yerini modern, donanımlı ve teknolojik altyapıya sahip eğitim kurumlarına bırakması hedeflenmektedir. Bu kapsamda, eğitim-öğretim süreçlerinin sürdürülebilirliği açısından uzaktan eğitim imkanları da devreye sokularak, öğrencilerin akademik kayıplarının en aza indirilmesi amaçlanmaktadır.
1.3. Öğrencilere ve Öğretmenlere Destek Programları
Eğitimde yaşanan kayıpların telafi edilmesi amacıyla, öğrenci ve öğretmenlere yönelik kapsamlı destek programları hayata geçirilmiştir. Özellikle travma sonrası stres bozukluğu ve akademik motivasyon kaybı gibi sorunlarla başa çıkabilmek adına psikososyal destek hizmetleri devreye alınmıştır. Öğrencilerin eğitime erişimlerini kolaylaştırmak amacıyla kırtasiye yardımları, burs programları ve ulaşım desteği gibi çeşitli teşvikler sunulmuştur. Aynı şekilde, öğretmenlerin mesleki gelişimlerinin desteklenmesi amacıyla hizmet içi eğitim programları ve dijital öğrenme araçlarının kullanımı teşvik edilmiştir.
1.4. Yükseköğretimde Yeniden Yapılanma ve Akademik Canlanma
Depremden etkilenen yükseköğretim kurumlarının toparlanması ve akademik faaliyetlerin sürdürülebilirliği, Hatay’ın bilimsel ve ekonomik gelişimi açısından kritik bir önem taşımaktadır. Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi başta olmak üzere, bölgedeki üniversitelerin altyapılarının güçlendirilmesi ve akademik faaliyetlerin kesintisiz devam etmesi için yatırımlar hızlandırılmıştır. Ayrıca, öğrencilerin eğitim süreçlerine yeniden adapte olabilmeleri için hibrit eğitim modelleri geliştirilmiş ve üniversite-sanayi iş birlikleri güçlendirilerek akademik üretkenliğin artırılması hedeflenmiştir.
Sonuç olarak, eğitim alanındaki yeniden yapılanma süreci, sadece fiziki altyapının onarımıyla sınırlı kalmayıp, öğrencilerin ve öğretmenlerin akademik ve psikososyal gelişimlerini de merkeze alan çok yönlü bir yaklaşımı içermektedir. Eğitimde sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak adına, uzun vadeli stratejiler geliştirilmeye devam etmekte ve Hatay’ın geleceği için güçlü bir eğitim ekosistemi oluşturulması amaçlanmaktadır.
2. Sağlık: Güçlü Bir Sağlık Sistemi ile Hatay’ı Ayağa Kaldırmak
Depremler, sadece fiziksel yıkıma neden olmakla kalmayıp, sağlık sistemleri üzerinde de derin ve uzun vadeli etkiler bırakmaktadır. 6 Şubat 2023 depremlerinde Hatay’ın sağlık altyapısı ciddi ölçüde zarar görmüş, birçok hastane, aile sağlığı merkezi ve diğer sağlık kuruluşu işlevsiz hale gelmiştir. Afet sonrası süreçte sağlık hizmetlerinin kesintisiz devam ettirilmesi, hem acil tıbbi müdahalelerin etkinliği hem de halk sağlığının korunması açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu bağlamda, yürütülen bu çalışmalar, sadece sağlık tesislerinin fiziksel yeniden inşasını değil, aynı zamanda sağlık sisteminin bütüncül olarak güçlendirilmesini de amaçlamaktadır. Bu süreçte, sağlık altyapısının modernize edilmesi, sağlık hizmetlerine erişimin artırılması ve afetlere karşı daha dirençli bir sağlık ekosistemi oluşturulması hedeflenmektedir.
2.1. Yeni Hastanelerin ve Sağlık Merkezlerinin İnşası
Depremde yıkılan veya ağır hasar gören hastanelerin yeniden inşası, sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği açısından öncelikli bir konu olmuştur. Bu doğrultuda, modern tıbbi donanıma sahip, afetlere dayanıklı ve sürdürülebilir sağlık tesislerinin inşası hızlandırılmıştır. Yeni inşa edilen hastaneler, yalnızca deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilmekle kalmayıp, aynı zamanda yoğun bakım üniteleri, travma merkezleri ve acil müdahale alanları gibi kritik birimleri içerecek şekilde planlanmaktadır. Bunun yanı sıra, kırsal ve dezavantajlı bölgelerde sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırmak amacıyla yeni aile sağlığı merkezleri ve entegre sağlık kampüsleri kurulmaktadır. Depremden önce inşası başlanan 3 hastahane devreye alınmış, 6 yeni hastane inşa edilerek hizmete açılmıştır. Bunun yanı sıra 3 tane semt polikliniği açılmış, Bununla beraber depremlerden sonra artan ampute kalan vatandaşlar için Valiliğin girişimleri ile Engelli Sosyal Girişimcilik Merkezi adıyla bir ortez/protez merkezi oluşturulmuştur. Vatandaşlara ücretsiz hizmet veren bu tesiste hem ortez/ protez ihtiyacı hem de psikolojik iyileşmeye katkı sunacak atölyeler ile ampute vatandaşların hayatları kolaylaştırılacaktır.
2.2. Gezici Sağlık Hizmetleri ve Acil Müdahale Kapasitesinin Artırılması
Deprem sonrası süreçte, sağlık hizmetlerinin aksamadan devam edebilmesi için mobil sağlık ekipleri devreye sokulmuştur. Özellikle kırsal alanlarda ve sağlık tesislerinin yetersiz kaldığı bölgelerde hizmet veren bu ekipler, temel sağlık kontrolleri, aşılama kampanyaları, anne-çocuk sağlığı hizmetleri ve kronik hastalık yönetimi gibi konularda kritik bir rol üstlenmiştir. Gelecekte benzer kriz durumlarında daha etkin bir sağlık hizmeti sunabilmek adına, mobil sağlık ünitelerinin kalıcı hale getirilmesi ve afet yönetimi kapasitesinin artırılması hedeflenmektedir.
2.3. Ruh Sağlığı ve Psikososyal Destek Programları
Afetlerin bireyler ve toplum........
© tv100
