menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

RUHUNU AL VE UÇ!

16 25
08.07.2025

Kimi zaman bir şehri anlamak için onun sokaklarında yürümek gerekir. Taşlarına basarak, rüzgârına karşı yürüyerek, eski bir dükkânın önünde durup vitrinine bakarken geçmişin izlerini soluyarak… Kapadokya’nın peribacaları arasında gezinmek gibi, Kommagene’nin heykellerine dokunmak ya da Pamukkale’nin travertenlerinde çıplak ayakla yürümek gibi… O an orada olmak, yerle temas etmek, oranın ruhunu hissetmek demektir.

Ancak tüm bunlar bir yere dairdir. Belirli bir anın, belirli bir coğrafyanın içinde kalırız. Zamanla oraya ait olur, oraya ait olanı anlamaya başlarız. Fakat soru şu: Sadece oraya ait olanı anlayarak bütünü kavrayabilir miyiz?

Bir de kuşbakışı bakmak var…
Yükseğe çıktığınızda, mesela bir uçağın penceresinden bakarken görürsünüz ki Kapadokya sadece vadilerden ibaret değildir. Kommagene yalnızca heykeller değildir. Bir ülke, bir yaşam, bir tarih sadece dokunduğumuz yerden ibaret........

© Turktime