menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bilmek yasaktı, biz de sustuk 

8 0
10.05.2025

Bu topraklarda bir sınıflama sistemi var, adı konmamış ama hissedilen. Anayasada yok, gazetelerde geçmiyor; fakat hayatın her anında damar gibi dolaşıyor. Kimin hangi masada oturacağı, kimin hangi konuda susacağı, kimin ise hep anlatıcı olacağı önceden yazılmış gibi.

Hindistan’ın kast sistemini uzak bir egzotizm olarak görürken, kendi içimizdeki görünmez sınıfları konuşmaktan ürküyoruz. Oysa burada da sınırlar var. Düşünme biçimiyle belirlenen, kelime seçimiyle ölçülen, hatta susma tarzıyla bile rütbe kazandıran bir düzen. Soru soran, tehlikeli. Sessiz kalan, makbul. Gündelik hayatı “usulüne uygun” yaşamak, en büyük erdem. Sorgulamak ise delilik.

La Boétie yıllar önce şöyle demişti:

“İnsanlar bir defa boyun eğmeye görsün, artık her gün yeni bir boyundurukla uyanırlar.”
Ve biz, her sabah yeni bir “normal”le uyanıyoruz.
Sessiz kalmak, bir savunma biçimi haline gelmiş.
İçselleştirilmiş bir korku, artık kültürel refleks olmuş.

Birileri iyi yaşamayı sadece kendine ait sanıyor. O yaşamı savunmuyorlar,........

© Turktime